T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 5 OCAK 2006 PERŞEMBE
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Fehmi KORU

Filistin'in niyeti iyi

RAMALLAH (Filistin)- "Barışa ancak karşılıklı güven üzerine oturan bir zeminde, refaha ulaşılarak erişilir" varsayımı üzerine oturan fikir aslında güzel: Türkiye, Filistin'de, Filistinlilere yeni iş imkânları sağlamak üzere bir sanayi bölgesi oluşturuyor... Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) kira karşılığı tahsis edilen araziye dünyanın dört bir tarafından sermayedar ilgi gösterirse, bir çırpıda altıbin Filistinli işe kavuşacak... Her şey planlandığı gibi gider, İsrailliler zorluk çıkarmaz, yabancı sermaye akmaya devam ederse, alanın genişlemesi ve istihdamın onbin kişiye çıkması da mümkün...

Proje dünyanın hemen her tarafında ilgi çekti. Projeyle Dünya Bankası yakından ilgileniyor. Amerikan yönetimi, politikacılar duyduklarında takdirlerini ifade ediyorlar. "Filistin'de barış olmazsa dünyada rahat ve huzur da olmaz" görüşünde olan başka ülkeler de, "Katılır mısınız?" sorusuna muhatap olduklarında uzatılan eli geri çevirmiyorlar.

Dahası da var. Başka konularda karşı karşıya gelip konuşmaları mümkün olmayan İsrail ve Filistinli tüccarlar, işadamları, sırf Türkiye girişimine karşı çıkar görünmemek için biraraya geliyorlar. İki tarafın siyasî önderleri ise her anlamda projeyi desteklediklerini ifade ediyorlar. Filistin tarafına gidilğinde, başbakan ve bakanlar, "Başarılı olması şart" açıklamasını yapıyorlar. İsrail tarafı ise, "Biz zaten bu tür girişimler olsun diye bekleyip durduk" havasındalar; projeyi övüyorlar.

Böylesine çok taraftarı olan bir uluslararası proje bulmak şimdilerde çok zor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün dün Filistinli evsahipleri önünde bizlere söylediği gibi, 'Filistin Sanayi Bölgesi' adı verilen projenin, ağzı olanın lâf ürettiği bir coğrafyada, hayatı etkileyebilme potansiyeli olan tek ekonomik girişim olduğu kesin. Lâfa karnın tok olduğu bir coğrafya burası ve insanlar günlük geçimlerini sağlamakta zorlanıyorlar; yardımcı olmaya çalışanlar ise 'kalıcı' olandan çok şatafatlıyı tercih ediyorlar...

Filistinlilerin Türkiye'den gelen projeyi 'samimi' bulduklarına ve gerçekleşmesini yürekten arzuladıklarına hiç kuşku yok. Tarih boyu ticaretle, zanaatla, bir şeyler üretmekle uğraşmış insanlar Filistinliler; geçtiğimiz yüzyılı varlıklarını koruma mücadelesiyle geçirirken üretkenlikleri de ister istemez sakatlandı. Varlık koruma mücadelesine devam ederken bile ekmeklerini kazanmak zorundalar; kendi imkânları yeterli olmadığı, İsrail kapıları da kapandığı için zorlanıyorlar. TOBB eliyle gelen Türkiye girişiminin başarısı onlar açısından çok önemli.

Ancak, arada Türkiye bulunduğu için 'samimiyetinden' kuşku duymasalar da, projenin hayırlı sona erişeceğinden emin olmadıkları hemen kendini belli ediyor. Dışişleri Bakanı Gül ile TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu'nun girişime işlerlik kazandırmak için Filistin'e yol çıkmalarına az bir zaman kala, İsrail yönetimi, 'Filistin Sanayi Bölgesi' olarak ayrılan alanın yanıbaşını 'girilemez bölge' (no-go zone) ilân ediverdi. TOBB girişiminin başarısı, Filistinlilerin aş ve iş ihtiyacının giderilmesi yönünde İsrail'iğn de istekli olmasıyla yakından ilişkili.

Sorun da bu noktada düğümleniyor: İsrail yönetiminin ve İsraillilerin hemen yanıbaşlarında güçlenen bir Filistin istemediği kanaatinde Filistinliler; oysa TOBB'un girişimi, başarıyla tamamlanırsa, Filistin'i güçlendirecektir. TOBB'a tahsis edilen alan, geçmişte, İsrailli sermayedarların Filistinli işçi çalıştırdıkları 'Eretz Sanayi Bölgesi' idi; siyasî gerilim artmasıyla birlikte kepengi ilk indirilen yer orası olmuştu. Güveni yeniden inşa etmek ancak İsrail'in özel çabasıyla gerçekleşebilir...

Oysa, İsrail, şu sıralarda demokratik bir seçim yapmaya hazırlanan Filistinlilere her türlü zorluğu çıkarmaktan geri durmuyor. Doğu Kudüs halkının Filistin'in bir parçası olarak oy kullanmasına izin vermediği gibi, adayların hareketlerini de kısıtlıyor İsrail. Müslümanların kutsal mekânlarını hedef alan niyetlerinden söz ediliyor.

Türkiye'nin iyi niyeti Filistinlileri iknaya yetiyor; İsraillilerin niyetinin ne olduğu ise, siz şu satırları okurken yapılmakta olan Türk-İsrail heyetleri arasındaki görüşmelerde ortaya çıkacak.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi