Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Melikşah UTKU mutku@yenisafak.com.tr

2005 yılını özetleyen ilk veri seti, Aralık enflasyon oranlarının açıklanması ile yayınlanmış oldu. Geride bıraktığımız yılın, enflasyon açısından başarılı olduğunu kabul etmek gerek.

Aralık ayında Tüketici Fiyat Endeksi'nin bir önceki aya göre % 0,42 arttığını, yıllık bazda ise % 7,72'lik bir oranın yakalandığını görüyoruz. Alkol, sigara ve ev eşyası gibi kimi ürünlerde yaşanan yüksek Aralık enflasyonuna rağmen mevsimsel ürünlerdeki enflasyonun yatay bir seyir seyretmesi, ulaştırma fiyatlarındaki düşüşler ve kiraların ortalamaya yakın trendi, Aralık ayı tüketici fiyatlarına müspet tesir etmiş. Üretici Fiyat Endeksinin ise yılın son ayında artmadığını, bilakis binde yarım kadar azaldığını açıkladı TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu - eski DİE). ÜFE'nin yıllık artışı % 2,66'da kaldı.

Hedefi tutturan gelişmeler

Bilindiği gibi Ağustos ve Eylül aylarında aylık enflasyon 2004'ün aynı aylarında çıkan aylık enflasyondan yüksek açıklanmış, Eylül'den itibaren % 1'in üzerinde gerçekleşen ve nihayet Kasım'da % 1,4'ı vuran aylık oranlar, kamuoyunda tedirginlik yaratmış ve enflasyonun düşme trendinin yavaşladığına olan inanç artmıştı. Kimi yorumcular % 8'lik hedefin tutmayabileceğini dahi ileri sürmüşlerdi.

Ancak üretici fiyatları birkaç aydır tüketici enflasyonunda da bir gevşemenin olacağını işaret etmekteydi. Şüphesiz ki üretici fiyatlarla tüketici fiyatları kapsam ve anlam bakımından önemli farklılıklar taşısa da, girdi fiyatlarındaki artış dinamiklerinin belli bir müddet sonra nihai fiyatlara yansıması beklenir. Mayıs ayından itibaren üretici fiyatlarındaki aylık artışlar geçen yıla nispetle yüksek çıkmışlardı. Bununla birlikte Eylül ayından itibaren ÜFE'nin aylık artış oranları geçen yılın aşağısına düşmüş ve nihayet Kasım ayında neredeyse % 1 oranında düşmüştü. ÜFE'deki bu gelişmenin nihai fiyatlara yansıması beklenebilirdi. Eğer bu analiz doğruysa, TÜFE'nin 2006'nın ilk iki ayında da düşük seyredeceğini tahmin edebiliriz.

2006'dan beklenti

Enflasyondaki düşüşün devam edeceğini söylemek mümkün. Ancak bu oranın enflasyon hedefi olan % 5'e dek uzanacağını kestirmek şu aşamada güç.

Bilindiği gibi, 2006 yılı ile birlikte Merkez Bankası açık enflasyon hedeflemesine geçmiş durumda. Son birkaç yıldır örtük hedefleme yapan Merkez Bankası, artık kamuoyu ile çok daha şey paylaşacak.

Dahası, Merkez Bankası son iki yıldır olduğu gibi hedefin altında gerçekleşecek bir enflasyon oranı ile karşı karşıya kalırsa, bunu bir başarı olarak görüp pasif konumunu sürdüremeyecek, bununla da mücadele edecek.

Türkiye ekonomisinin henüz sürtünmesiz bir şekilde çalışmadığı göz önüne alınırsa, kanaatimizce % 5'lik bir hedefi fazla sıkı olarak yorumlamak gerek. Son birkaç aydır, enflasyonun aşağıya daha da çekilmesinin eskisi kadar kolay olmadığının altı çiziliyor. Bu çerçevede, bu seviyelerin altındaki bir enflasyonun salt parasal ve beklentiye dayalı açıklamalarının olmadığı, bilakis yapısal unsurların daha ön plana çıktığını göz önünde bulundurmak lazım.

Bizce % 6'lık bir hedef, ekonominin çarklarının daha rahat dönmesini mümkün kılabilirdi.

Geri dön

Yazdır

Yukarı