|
|
Faiz faturası kabarıyor
Koalisyon ortaklarının AB için uyum yasaları konusunda biribirine karşıt sivri çıkışları ve Başbakan Ecevit'in hastalığının oluşturduğu belirsizliklerin iyice büyümesi ekonomiye yeniden faiz kâbusu yaşatıyor. 3 Mayıs'ta yüzde 53 faiz ile borçlanan Hazine'nin o dönemde yüzde 13.3 olan reel (enflasyondan arındırılmış) faiz yükü, 3 Mayıs'tan bu yana 19 puan artarak yüzde 27.4'e yükseldi. 125 katrilyon liralık iç borcun, bu ölçüde yüksek reel faiz oranını ödeyemeyeceğine işaret eden ekonomistler yaklaşan yeni bir kriz için hükümeti uyarıyorlar. Devletin iç borcunun yaklaşık 65 katrilyon liralık bölümünün değişken faizli bonolardan oluştuğunu belirten ekonomistler, faizdeki 19 puanlık yükselişin bu bonolara getireceği ek yükün 2 katrilyon lira olduğunu belirtiyorlar. Yine önümüzdeki üç ayda yapılması planlanan 15 katrilyon liralık iç borç ihalesinde de 750 trilyon liralık bir ek maliyetin ortaya çıkacağını belirtiliyor.
Dolarda gözlenen yüzde 16.3'lük yükselişin dövize endeksli bonolara getirdiği 6.3 katrilyon liralık ek maliyetin de eklenmesiyle son 45 gündeki belirsizliğin faturasının 9.3 katrilyon lirayı bulduğuna dikkat çeken, ekonomistler, halkın duyarsızlığına da dikkat çekiyorlar. Başka ülkelerde yüzde 16.3 bir yana, yüzde 2-3 devalüasyonda bile kıyametin koptuğunu belirten ekonomistler, Türkiye'de ise halkın 'kuzu kuzu' olan biteni seyrettiğini, hükümetin ise halkın kuzuluğuna güvenerek sorumsuzluklarını sürdürdüklerini kaydediyorlar.
Bankalar fırsatçılık yapıyor Siyasetteki belirsizliğin tetiklediği faiz artışında bazı yabancıların ardından birkaç büyük bankanın da bonoda satışa geçmesinin etkili olduğu belirtiliyor. Büyük bankaların bu ayın yüklü ihalelerinden yüksek faizle bono alarak kâr imkanı yakalamaya çalıştığını belirten ekonomistler, zarardaki bu bankaların da Hazine'ye yüksek faizle TL satmaya çalıştıklarını belirtiyorlar. Kurdaki yükselişte de bankaların parmağı olduğunu belirten ekonomi çevreleri yabancı sermaye çıkışlarının kuru tetiklediğini, daha sonra ise yerli bankaların 19 Haziran'da ödenecek olan takas kağıtlarının getirisini yükseltmek ve elde kalan bonolarının piyasa değerlerini daha yukarı çekmek için döviz fiyatlarını yükseltmeye çalıştıklarını belirtiyorlar. EKONOMİ SERVİSİ
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |