Türkiye'de 1985-2002 yılları arasında yanan 214 bin 219 hektar orman alanının 187 bin 607 hektarında yeniden orman oluşturulduğu, 21 bin 178 hektar alanın ise koruma altına alındığı bildirildi.

Bu yıl, önceki yıllardan devreden 4 bin 877 hektar alanın ağaçlandırılmasına devam edilirken, 557 hektar alan gelecek yıla bırakıldı.

1985-2002 yılları arasında yangına hassas bölgelerde yanan orman alanlarında ağaçlandırma, suni tensille ağaçlandırma ve doğal tensille gençleştirme çalışmaları yapılarak yeniden orman oluşturuldu.

Muğla bölgesinde aynı dönemde 37 bin 11 hektar orman alanı yanarken, bu sahanın 31 bin 646 hektarında yeniden orman oluşturuldu ve 3 bin 892 hektar saha da çevrilerek koruma altında alındı.

Antalya bölgesinde yaklaşık 22 bin 652 hektar orman alanı kül olurken, bunun 21 bin 400 hektarı doğal yolla gençleştirme ve suni yolla ağaçlandırılarak yeniden orman tesis edildi. 2600 hektar alanda ise koruma çalışmaları sürüyor.

İzmir bölgesinde 32 bin hektar orman alanı yangınlardan zarar gördü. Yanan alanların 29 bin hektarı yeniden ağaçlandırırken, yaklaşık 3 bin hektarı koruma altına alındı.

İstanbul'da 1985-2002 yılları arasında 8 bin 700 hektar orman alanı yangınlarla tahrip oldu. Bunun 200 hektarı koruma altına alınırken, 8 bin 500 hektar alan doğal ve suni yolla yeniden ağaçlandırıldı.

Çanakkale'de de aynı dönemde 28 bin 800 hektar orman alanı yangınlarla yok oldu. Bunun 28 bin 500 hektarı yeniden ağaçlandırılırken, 50 hektarı koruma altına alındı.

Bursa bölgesinde ise yaklaşık 9 bin 300 hektar alan zarar gördü. Bu yangınlarda 8 bin hektar yeniden ağaçlandırıldı ve 1300 hektarında koruma çalışmaları sürüyor.

Bu yıl yananlar da yıl içinde ağaçlandırılacak

Çevre ve Orman Bakanlığı yetkilileri ise yanan orman alanlarının mevzuat gereği yılı içerisinde ağaçlandırıldığını belirterek, "Yanan 1 metrekare alanın ne kamu sektörüne ne özel sektöre ne de şahısların kullanımına izin veriliyor. Bu alanlar yılı içerisinde ya ağaçlandırılıyor ya da koruma altına alınıyor" diye konuştular.

Cumhuriyet tarihinde 3 milyon hektar orman alanın ağaçlandırıldığını ve erozyon kontrolü yapıldığına dikkati çeken yetkililer, bu rakamın mevcut ormanların yüzde 14'ü olduğunu sözlerine eklediler.

Ormancı-köylü işbirliği

Bolu'daki ormanlık alanların zarar görmesini önlemek için, köylüler ve ormancılar 24 saat ormanları gözetliyor. Mudurnu Orman İşletme Müdürü Emin Şimdi, yüzde 80'i ormanlarla kaplı Bolu'nun Mudurnu İlçesi'nde ormanlık alanların yangın, kaçak kesim gibi nedenlerle tahrip olmasını önlemek için köylüler ile ormancıların sürekli gözetleme yaptığını bildirdi. Emin Şimdi, "Bolu genelinde 16 yangın gözetleme kulesi var. Bu kulelerdeki nöbetçiler, 24 saat yangın gözetliyorlar. Kulelerin olduğu bölgelerdeki köylüler de nöbetleşe olarak ekiplerimize yardım ediyorlar" diye konuştu. Şimdi, ayrıca Bolu'nun Mudurnu İlçesi İğneciler Köyü Muhtarı İhsan Cantürk'ün köyünden topladığı gönüllü genç kızlarla kayın ağaçlarından dökülen tohumları diktiğini belirtti.

Orman yakan 2 kişi tutuklandı

Mersin'in Aydıncık İlçesi'ne bağlı Pembecik köyü Gökçukur mevkiindeki ormanlık alanda çıkan yangına, sigara izmaritinin neden olduğu belirlendi. Olayla ilgili 2 kişi tutuklandı. Yetkililerden alınan bilgiye göre, Gökçukur mevkiindeki kızılçam ormanlık alanında önceki gün çıkan ve yapılan çalışmalar sonucu kontrol altına alınan yangına, iki kişi tarafından atılan sigara izmaritinin neden olduğu belirlendi. Olayla ilgili gözaltına alınan ve Pembecik Köyü'nde oturdukları bildirilen Ercan Demir ve Yaşar Çelik'in, sorgularında, "izmaritleri istemeyerek attıklarını söyledikleri" öğrenildi. Adliyeye sevkedilen Ercan Demir ve Yaşar Çelik, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Gökçukur mevkiinde çıkan yangında, yaklaşık 80 hektar kızılçam ormanı tahrip olmuştu.

'Orman yakmak, İslam'a aykırı'

Marmara Üniversitesi (M.Ü.) İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, orman yakmanın İslamiyet'in temel ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, "İslam dinine göre ormanlarımızı, canımızı korur gibi korumamız lazım" dedi. Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, orman yakmanın İslam'ın ana ilkelerine aykırı olduğunu söyledi. İslamiyet'in 5 kavramı korumayı emrettiğini vurgulayan Prof. Dr. Gümüş, bu beş kavramı, dini, aklı, sağlığı, nesli ve malı koruma olarak sıraladı.

"Mal" kavramı içine ormanların da girdiğini bildiren Prof. Gümüş, "Ormanlar bizim en değerli malımızdır. Ciğerlerimizdir, altından kıymetli olan malımızdır. İslam dinine göre ormanları, canımızı korur gibi korumamız lazım" diye konuştu.

Ormanla ilgili ayet ve hadisler

Antalya İl Müftü Yardımcısı Ahmet Uysal ise orman yangınlarıyla ilgili her ay iki hutbe okuttuklarını söyledi. Uysal, İslam dininde ormanla ilgili bazı ayet ve hadisleri ise şöyle sıraladı:

İslam camiasında ağaç diken bir Müslüman o ağaçtan yenilen mahsul onun için sadakadır. Yine o ağaçtan çalınan meyve de onun için sadaka olur. Vahşi hayvanların yediği de o kimse hesabına bir sadaka olur. Kuşların yediği de sadakadır. Her insanın ondan yiyip eksilttiği mahsul de onu diken Müslüman'a ait bir sadakadır.

« Geri Dön