Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Bingöl Depremi'nde Çeltiksuyu Pansiyonlu İlköğretim Okulu'nda ölen çocuklar için hazırlanan bilirkişi raporu, evlatlarını kaybeden aileleri bir kez daha yıktı. Bilirkişi, çocukların ailesine sadece 52 YTL ödenmesini istedi.

Behçet Güngör

Bingöl depreminde yıkılan Çeltiksuyu Pansiyonlu İlköğretim Okulu binasında ölen çocuklar için hazırlanan bilirkişi raporu, deprem mağdurlarını şoke etti. Bilirkişi çocukların ölmesinde 15/16 oranında devleti kusurlu görmesine rağmen çocukların ailesine sadece 52 YTL ödemesini istedi. Depremde, Kemal ve Fatma Ercan çiftinin iki çocuğu Cengiz ve Ebru Ercan hayatını kaybetti. Aileler, Milli Eğitim Bakanlığı'na karşı Elazığ İdari Mahkemesi'nde "Maddi ve manevi tazminat" ile "kusur ve sorumluluk" davası açtı. Bunun üzerine Elazığ İdari Mahkeme'si de Malatya Barosu Avukatlarından M. Adil Bilgin'i bilirkişi olarak atadı.

BİR GARİP RAPOR

Bilirkişi olarak görev yapan Av. M. Adil Bilgin, yaptığı hesaplamalar sonucunda Kemal Ercan'a depremde kaybettiği çocuğu Cengiz Ercan için 52,15 YTL verilmesini istedi. Bilirkişi, hesap yaparken Cengiz'in yaşaması durumunda, askerlik yapacağı 2016 yılına kadar Baba Kemal Ercan'a hiçbir maddi katkıda bulunmayacağını belirtti. Raporda, "Çocuğun yaşama şansı DİE Beklenen Ömür Yılı Tablosuna göre 61,5 yıldır. Ancak babanın yaşama şansı yaklaşık 40 yıl, annenin yaşama şansı yaklaşık 34,5 yıl olduğundan hesaplama 31.10.2047 tarihine kadar yapılmıştır" denildi.

Bu arada bilirkişi raporunun, depremde ölen Cengiz'in babası Kemal Ercan'ı neredeyse borçlu çıkaracak şekilde hesaplanması dikkat çekti. Rapor, Cengiz'in yaşaması durumunda 2016 yılına kadar babaya bir destek sağlayamayacağı belirtiyor. Raporda olay şöyle anlatılıyor: "Evlenmeye kadar anne ve babasına ayrı ayrı destek oranının yüzde 20'şer olacağı, bir yıl sonra evleneceğinden destek oranının her biri için yüzde 7,5'e ineceği, evlendikten bir yıl sonra ilk çocuğunun doğması nedeniyle destek oranının her biri için yüzde 5'e ineceği, ilk çocuktan iki yıl sonra da ikinci çocuğunun doğacağı nedeniyle destek oranının her biri için yüzde 4'e ineceği 31.10.2037 tarihinde annenin öleceği dikkate alındığında bu tarihten sonrası için babaya destek oranının yüzde 7 olacağı düşünülmüştür" denildi.

Bilirkişi raporu, baba Kemal Ercan'ın 2016 yılına kadar çocuğu Cengiz'e masraf yapacağı da belirtiliyor. Asgari ücret ve enflasyon rakamları dikkate alarak baba Kemal yıllık gelirinin 4 bin 200 YTL olduğunu ifade edilen raporda, 2016 yılına kadar bu kazancının 55 bin 916 YTL olacağı ifade edildi. Babanın Cengiz'e destek oranın yüzde 10 olduğu belirtilen raporda, çocuğun yaşaması durumunda 2016 yılında kadar 5 bin 591 YTL masraf yapacağı belirtildi.

Bir hayat bu kadar ucuz olabilir mi?

MEB'e dava açan Mehmet Çakır depremde Hüseyin ve İdris isimli iki oğlunu kaybettiğini belirterek, "Bilirkişi raporunda çocuklarımdan birinin hayat değeri 780 diğerinin 1.500 YTL olarak belirlenmiş. Bir can bu kadar ucuz olmamalı" dedi. Hazırlanan raporda, "Öğrenciler yaşasaydı, ailelerine ancak asgari ücret kadar katkı sağlayabilirlerdi" denildiğini vurgulayan acılı baba Mehmet Çakır, " Raporda çocuklarımın yaşam sürelerini en fazla 59,5 yıl olarak öngörülmüş" diye sitem etti.

Bilirkişi raporu komedi

Bingöl Baro Başkanı Avukat Erdal Aydemir, hazırlanan bilirkişi raporunun bir komedi olduğunu söyledi. Aydemir, bilirkişinin önerdiği tazminat miktarına dikkat çekerek, "Düşünün, bir aile çocuğunu Milli Eğitim Bakanlığı'na teslim ediyor. Deprem oluyor çocuğu ölüyor, devletin burada kusuru 15/16 ve ödemesi istenen maddi tazminan 52,15 YTL" diye konuştu.

AVUKAT: BU TEKNİK BİR KONU

Bu arada bilirkişi raporunu hazırlayan Avukat M. Adil Bilgin ise, konunun teknik olduğunu vurgulayarak yorum yapamayacağını söyledi. Bilgin, "Bu konuda konuşamam. Mahkeme süreci devam eden bir konu hakkında yorum yapmam doğru olmaz" dedi.

Geri dön

Yazdır

Yukarı