RECEP YETER (İSTANBUL)
Türk Cumhuriyetleri, Balkan ve Kafkas Ülkeleri, Türk ve Müslüman toplulukların dini temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen Avrasya İslam Şûrası Teşkilatı'nın altıncı toplantısı, ortak bildiriyle sona erdi.

Şura'nın sonuç bildirgesi, İcra Komitesi Başkanı ve Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Görmez tarafından açıklandı. Bildirgede, isim verilmeden Ortadoğu'daki gelişmelere değinilerek, "güç düzeni ve ahlak düzeni arasındaki çarpıklığın sebep olduğu güç gösterisinin krize dönüştüğü" belirtilerek, "Bu güç gösterisi sadece Müslümanları değil, bütün insanlığı tehdit eder hale gelmiş ve küresel bir kâbus haline gelmiştir" denildi.

Müslümanların "terör"le birlikte anılmasına tepki gösterilen ve buna karşı yapılması gerekenlere de yer verilen bildiride, "Kendini İslam'a izafe eden kimi nevzuhur hareketler İslam'a ve Müslüman kimliğine zarar vermektedir" denildi. Bildiride, Irak ve Filistin'de akan kanın durdurulması, misyonerlik faaliyetlerinin ve Müslüman cemaatin azınlıkta olduğu ülkelerde din üzerindeki baskıların sona erdirilmesi çağrısı da yapıldı. Bildirinin ana hatları şöyle:

İslam, birleştirici üst kimlik

Müslüman kimliği coğrafi, etnik veya ulusal kimlikleri dışlamayan, cinsiyet ayrımını reddeden birleştirici bir üst-kimliktir.

Özellikle Batılı medyada olay ve kişileri değil, İslam'ı ve Müslüman kimliğini doğrudan hedef alan ithamlar, terör ve şiddetle İslam'ı eşleştirme gayretleri, bütün Müslümanları şiddetle yüklü kimlik algısının hedefi haline getirmektedir.

Masum insanlara yönelik şiddet ve terör eylemleri için hiçbir mazeret ileri sürülemez ve kabul edilemez.

Güç gösterisi kabusa dönüştü

Şura üyeleri günümüzde dünyada giderek egemen olan ve özellikle Müslüman dünyanın insani, dini, kültürel ve tarihsel mirasının tahribine ve yok edilmesine zemin hazırlayan meşum durumu kabul edilemez bulmaktadır. Güç düzeni ile ahlak düzeni arasındaki çarpıklık sadece Müslümanları değil, bütün insanlığı tehdit etmektedir. Güç gösterisi, şiddet ve terör, küresel bir kabus haline gelmiştir. Her yönüyle barış dini olan İslam'ın, şiddet ve yıkımın meşrulaştırıcı bir gücü olarak ilan edilmeye çalışılması, insanoğluna umut ve huzur veren bütün maneviyat değerlerine kaşı yapılmış bir haksızlıktır.

Temsil sorunu yaşanıyor

İslam'ın bütün dünyada olduğu gibi bölgemizde de dini ve ahlaki düzlemde ciddi temsil sorunları yaşadığı açıktır. Sorumluluğu kendi dışımızdaki yapılara atfederek sorunu aşmamız mümkün değildir.

Şura kurumsallaştırılmalıdır

Avrasya İslam Şurası, üye topluluk ve devletlerin tecrübelerinin paylaşıldığı bir platform olmaya devam etmelidir. Şura, kurumsallaşmalıdır. Türkiye laik ve demokratik bir hukuk devleti olarak, sorunları aşacak tarihsel derinlik, tecrübe ve birikime sahiptir.

Bardakoğlu şura başkanı

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Mehmet Görmez, yapılan seçimler sonucunda VI. Avrasya İslam Şurası Başkanlığı'na Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun, yardımcılıklarına ise Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Ternava ile Tataristan Özerk Cumhuriyeti Dini İdaresi Başkanı Osman İshakov'un getirildiğini , KKTC Din Dairesi Başkanı Ahmet Yönlüer, Batı Trakya Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, Kırım Müslümanları Müftüsü Emirali Ablayev ve Kırgızistan Din Komisyonu Başkanı Latipcan Sagınbaev'in de icra kurulu üyeliklerine getirildiğini söyledi.