T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Aptal mıyız biz?

Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) Türk ekonomisinin son röntgenini çekti; tablo hiç de iç açıcı değil: Bu yılın üçüncü üç ayı (temmuz, ağustos, eylül) içerisinde, önceki yılın aynı dönemine göre, ekonomide yüzde 8.5 küçülme yaşanıyor. Gayrı safi hasıla yüzde 7.1, tüketim de yüzde 8.2 geriledi. Hasta olduğu zaten biliniyordu; bu rakamlar, Türk ekonomisinin ölüm döşeğinde olduğu teşhisini güçlendiriyor.

IMF'nin 3.1 milyar dolarlık bölümü hemen serbest bırakılan 10 milyar dolarlık ek kaynağı, aslına bakılırsa, ölünün yüzüne sürülen pudra işlevi görüyor. Uzaktan bakanlar için, buna, 'hayat öpücüğü' de denilebilir. Sağlıksız ekonomik yapının şimdiye kadar verdiği bütün belirtiler olumsuz; ancak IMF'nin uzattığı el, bu olumsuzluğun herkes tarafından bütün şiddetiyle görülmesini engelliyor. Esas kıyamet, ekonominin Con Ahmet'in devr-i daim makinesi olmadığı keşfedildiğinde, yani borçlar yeni borçlarla ödenemez hale geldiğinde, yaşanacak.

IMF'den gelen parayı 'hibe' sanan saf kalmamıştır herhalde; ancak iktidarın kayıtsızlığı, yüksek faizli bu kredilerin bir lütuf biçiminde algılanmasına yol açıyor. Elbette sürekli kredi tazelemeye mecbur değil IMF; benzer şartlara sahip Arjantin'den kıskandığı paraları Türkiye'ye vermesi hükümet için siyasi bir destek... Ancak, hem acil, hem de orta ve uzun vadede kalıcı etkilere dönüşecek bir destek bu; her yeni borçla, Washington'un hesapları içerisindeki Türkiye'nin 'elde var bir' pozisyonu biraz daha keskinleşiyor...

ABD'nin yeni yayılmacı politikaları içerisinde en merkezi yerlerden biri Türkiye'ye ayrılmış görünüyor. Afganistan'da 'çok uluslu barış gücü' içinde yer alacak. Bundan daha önemlisi, ABD'nin öfkesi Irak'a yöneldiğinde, Afgan Savaşı'nda 'Kuzey İttifakı' askerlerinin oynadığı rolü, kuzeyden 'ikinci cephe' açacağı varsayılan Türkiye üstlenecek. Washington'da ABD'nin yeni Irak politikasını hazırlayanlar, Türkiye'nin kendisinden bekleneni yerine getireceğine eminler; sebebini de, 'ihtiyaç' ile açıklama eğilimindeler... ABD Brezilya ile savaşmayı planlıyor olsaydı IMF'nin kredi cömertliğinden Arjantin yararlanacaktı; IMF'nin kayırdığı Türkiye bunun ucunda "Amerika'nın bölgesel planlarına fiili yardım" şartı bulunduğunu da bilmek zorunda.

Washington'un 'siyasi' amaçlarına hizmet eden her yeni IMF kredisinin geri ödemesi, hükümetin sunduğu ek niyet mektuplarıyla, garanti altına alınıyor. Yeni açılan kredi için imzalanan son niyet mektubu, bu yılın üçüncü üç ayında karşımıza çıkan vahim tablonun, önümüzdeki günlerde daha da bozulacağının işaretlerini taşıyor.

Zincirleme etkiye sahip temel ürünler (sözgelimi petrol ve doğalgaz) fiyatlarını artıracak ek vergiler öngörülüyor mektupta. KİT ürünlerine yüksek oranlarda zam yapılacak. Memur ve emekli maaşları sınırlı biçimde artarken, emekliler ve sigortalılar ilaçları katma payı ödeyerek alabilecek. İşçi ve memur sayısı azaltılacak. Tarıma soya fasulyesi ve kanola bitkisi dışında destek yok. Köylü ve esnaf ucuz kredi bulamayacak.

İçte yeni daralmalar, işsizlik ve yoksullaşma yaşanırken, niyet mektubuna IMF'nin yerleştirdiği şartlarla, hükümet, yabancı sermayeye ek imkanlar sağlayacak yasalar çıkartılacağı sözünü de verdi.

Buradan varılacak sonuç hazin: Vadesi geldiğinde son kuruşuna kadar ödeyeceği krediler karşılığında, Türkiye, ekonomik yapısını bozacak, yerli sanayi ve ticaretin önünü tıkayacak, reel sektör kurumlarının kapısına kilit vuracak, işsiz sayısını artıracak, fukaralaşmayı yaygınlaştıracak 'tedbirler' almayı kabul ederken, bu borçlanma yüzünden, ülke çıkarlarına uysa da uymasa da, bir başka ülkenin yayılmacı niyetlerine "Olur" demek zorunda kalabilecek...

Bir taşla kaç kuş?!!

Siyaseti yeniden çözüm üretir hale getirmenin yolunu bulup ülkeyi içinde debelendiği kısır döngüden kurtarmak gerekiyor. Aksi halde, bizi biz yapan bütün değerleri yitirdiğimiz gibi, sürekli dışarıya avuç açmaya ve elimize düşen kuruşların bedelini ödemeye devam edeceğiz.

Aptal mıyız biz?


1 Aralık 2001
Cumartesi
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED