Başbakan Bülent Ecevit, "Bazı uluslararası kuruluşlardan yardım isterken onların da beklentileri bulunduğunu göz önünde tutmak gerekir. Bunun yadırganacak bir tarafı yoktur" dedi.

Başbakan Ecevit, Sakatlar Haftası dolayısıyla gerçekleştirdiği kabulün ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırırken, hükümete IMF ve Dünya Bankası'ndan alınacak krediler nedeniyle sert eleştirilerin yapılmaya başlandığını ve Türkiye'nin bazı uluslararası kuruluşların dayatması ile karşı karşıya olduğu yolundaki eleştirilerin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi: "Bazı uluslararası kuruluşlardan yardım isterken onların da beklentileri bulunduğunu göz önünde tutmak gerekir. Bunun yadırganacak bir tarafı yoktur. IMF'nin yardımına gereksinme duyan her ülke bazı koşullarla karşılaşılabilir. Bazı makul ölçüler içerisinde beklentileri karşılamaya çalışıyoruz. Bunun yadırganacak bir tarafı yoktur. ABD Başkanı sayın Bush kamuoyuna açıkladığımız mektuplarda belirtildiği gibi Türkiye'ye büyük destek sağlamıştır ve bu uluslararası kuruluşları teşvik etmiştir. Bunları kabul etmenin onur kırıcı bir tarafı yoktur. İçimize sindiremediğimiz bir takım koşullar olursa onu da yeniden değerlendiririz."

Benim telefonlarım dinlendi

Başbakan Ecevit, ANAP İstanbul Milletvekili Cavit Kavak'ın telefonlarının dinlendiği yolundaki haberlerin hatırlatılması üzerine de şunları kaydetti: "Bu zaten yasaktır. Ancak bu yasaklar zaman zaman delinmektedir. Benim de telefonlarımın dinlendiği açıklandı. Yasalarla gerekli durumlarda telefon dinleme olanağı zaten vardır. Ama yasal yetki sağlanmadan telefon dinlemenin haklı ve mazur görülecek bir tarafı yoktur. Eğer bir kurum veya kişinin telefonun dinlenmesi devlet güvenliği açısından gerekliyse bunun hukuki yolları vardır. Bunun dışında bu olanağa bu teknik olanağı kullanmak isteyenlerin davranışı iyi niyetle bağdaştırılamaz."

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AHİM) Kıbrıs konusunda yaptığı değerlendirmenin hatırlatılması üzerine de Ecevit, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin doğru bir değerlendirme yapmadığı açıktır. AHİM'in aldığı kararlar aslında Kıbrıs'ın gerçekleriyle tam bir uyum içinde değildir" diye konuştu.