AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

E K O N O M İ
2004, israfı önlemede dönüm noktası olacak

Aralarında milletvekillerinin de bulunduğu, 27 sivil toplum örgütü biraraya gelerek, yıllık 75 katrilyon lira civarında olduğu tahmin edilen israfı önlemek için konsey kurdu. Konsey, 2004'ü israfı önleme yılı ilan etti.

Hükümet israfa çare arıyor. Yıllık 75 katrilyon lira civarında olduğu tahmin edilen israftan kurtulabilmek için Türkiye'nin önde gelen sivil toplum örgütleri birleşti. Türkiye İsrafı Önleme Vakfı'nın önderliğinde biraraya gelen ve aralarında TOBB, MÜSİAD,TÜSİAD, TİSK, TÜRK-İŞ, TESK gibi kuruluşların da yer aldığı toplam 27 sivil toplum örgütü 2004 yılının, İsrafı önleme yılı ilan edilmesini kararlaştırdı. Bu amaçla bir de İsrafı Önleme Konseyi kuruldu.

Başkanlığını Diyarbakır Milletvekili Aziz Akgül'ün yaptığı İsrafı Önleme Vakfı'nın girişimiyle kurulan konsey, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a verilmek üzere bir rapor hazırladı. Raporda Türkiye'deki israfın boyutları çarpıcı şekilde vurgulanarak, çözüm önerileri veriliyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a verilecek raporda, israf alanları büyüklülerine göre, altın, gümüş, bronz ve düz alan olarak 4'e ayrılıyor.

En büyük israf faizde

Altın israf alanı olarak kamunun faiz ödemeleri, sosyal güvenlik kuruluşları, bankacılık, ihale kayıp ve kaçakları belirlenmiş. 2002 yılında 52 katrilyon lira faiz ödemesi yapıldığı belirtilen raporda sosyal güvenlik kuruluşlarına 10 katrilyon lira verildiği ifade ediliyor. 2003 yılı içinde ise faiz giderlerinin 65, sosyal güvenlik giderlerinin de 15 katrilyon liraya çıkacağına işaret ediliyor.

Kısmen israfın olduğu gümüş alanlar kamudaki hantal yapılanma olarak belirlenmiş. Bu hantallık bazı bakanlıkların yurt içi ve dışı birimleri ile iptal edilmesi gereken programlar, yatırımlar ve projeleri olarak sıralanıyor. Gümüş israfın Türk halkına yıllık maliyeti de 15 katrilyon lira.

Daha az israflı Bronz lig ise kamu yönetiminin her kesiminde yapılan israflar biçiminde tanımlanıyor.

İsraf olmasaydı neler yapılabilirdi?

İsrafı Önleme Konseyi tarafından hazırlanan raporda israf edilen parayla neler yapılabileceği örneklerle anlatıldı. Eğer rantiyeye faiz ödenmeseydi, popülizm yerine sosyal güvenlik kuruluşlarıne daha gerçekçi yaklaşılsaydı ve devlet dairelerinde özel sektör mantığı ile çalışılsaydı, israf edilen parayla Türkiye'nin konut sorunu çözülebilirdi. 3 bin hastane ve 52 bin okul yapılarak, eğitim ve sağlık sorunu ortadan kalkardı. 350 bin ihracatçı veya KOBİ'ye 150'şer milyar lira kredi verilebilirdi. Yine bu parayla 42 bin kilometre otoyol veya İstanbul için 12 tane tüpgeçit yapılabilirdi.

Raporda çok çarpıcı bir örneğe de yer verilerek, "500 milyon lira mikro kredi ile kendi kendine yeter hale getirilmeye çalışılan yoksullar, ortalama 2 milyar lira kredi ile iş sahibi yapılabilirdi" deniliyor.

  • SAMİ GÖKÇE ANKARA



  • 13 Ekim 2003
    Pazartesi
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED