AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Tüba ve Şerif Mardin...

Dünyaca ünlü sosyolog Şerif Mardin'in Said-i Nursi yüzünden Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) üyeliğine alınmadığı ve iki kez üyelik talebinin reddedildiğine ilişkin haber kadar Türk bilim camiasının içinde bulunduğu durumu bütün açıklığıyla ortaya koyan bir başka şey olamazdı. Konuya ilişkin haberin kaç kişinin dikkatini çektiğini ve bu olayın nasıl bir tepkiyle karşılandığını gerçekten merak ediyorum.

Bazı sıradan, küçük ve önemsiz haber ve gelişmeler vardır; kimsenin dikkatini çekmez. Kimse bunun üzerinde eğilmez ve önemsemez. Gelir ve geçer. Ancak bunun aslında büyük bir gerçekliğin çok çarpıcı bir yansıması olduğunu pek az kişi fark eder. Sanıyorum Şerif Mardin'in TÜBA üyeliğinin iki kez veto edilmesine ilişkin haber de aynen böyle bir özelliğe sahiptir.

Merak ettim, zaman zaman adını duyduğumuz Türkiye Bilimler Akademisi neyin nesidir? Ne zaman kurulmuş, ne yapmış, ne yapmaktadır? Erinmedim ve internet üzerinden küçük bir araştırma yaptım. Tuba.gov.tr diye bir siteleri var. Sitede kurumla ilgili çeşitli bilgiler mevcut. Faaliyetleri, yayınları, üyeleri ve çalışmaları hakkında bilgiler veriliyor. Üyeleri tanıtılıyor.

Burada verilen bilgilerden Türkiye Bilimler Akademisi'nin Eylül 1993'te yürürlüğe giren 497 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulduğunu öğreniyoruz 7 Ocak 1994'te çalışmalarına başlayan TÜBA, başbakana bağlı, tüzel kişiliği olan, bilimsel, idari, mali özerkliğe sahip bir kurum. Amacı şöyle belirlenmiş: Türkiye'de tüm bilim alanlarında;

  • Araştırmaları, bilimci kişiliğini, araştırıcılığı özendirmek,

  • Bu alanlarda emeği geçenleri onurlandırmak,

  • Gençleri, bilim ve araştırma alanına yöneltmek,

  • Türkiye'deki bilimcilerin ve araştırmacıların toplumsal statülerinin yükseltilmesi ve korunmasına çalışmak,

  • Bilim ve araştırma standartlarının uluslararası düzeye çıkartılmasına yardım etmek.

    TÜBA'nın Şeref, Asli ve Assosiye olmak üzere üç tür üyesi bulunmaktadır. Asli üye sayısı üniversitelerde mevcut kadrolarda fiilen görev yapan T.C. uyruklu profesör sayısının % 2'sini, asosiye üyesi sayısı ise asli üye sayısının 3 katını geçemez. şeref üyeliği sayısı herhangi bir sınırlamaya tabi değildir.

    Üyeliğe Seçilmek için Ulusal veya uluslararası saygın kuruluşlardan ödül veya madalya almış olmak; kendi adıyla anılan keşif, icat, teori ve modellere sahip olmak ve/veya adı klasik kitaplara veya derleme makalelerine geçmiş olmak; uluslararası bilim atıfları kataloglarında genel kabul görmüş yüksek sayıda atıf almış olmak gibi şartlar aranmaktadır.

    Asli, Asosiye ve şeref üyesi olabilmek için diğer bir asli üye tarafından Akademi Konseyi'ne yazılı olarak başvurulmak suretiyle aday gösterilmekte. Bunun diğer iki genel kurul üyesi tarafından yazılı olarak desteklenmesi ve Akademi Konseyi tarafından kabul gördükten sonra Genel Kurul'un onayı ile adaylık gerçekleşmektedir.

    Görüldüğü gibi üye olmak için birkaç bariyeri geçmek gerekiyor. Anlaşılan Şerif Mardin üstadınız bu bariyerleri geçemiş, TÜBA'nın ağırlıklı olarak tıp, mühendislik ve temel bilimlerden gelen üyeleri, Mardin hocanın üyelik şartları taşımadığına kanaat getirmişler! Üyeliğini niçin reddettiklerini açıklamıyorlar. Ama herkes biliyor ki Türkiye'de bu kuruma sosyal bilimler (sosyoloji ve siyaset bilimi) alanında üye olacak biri varsa bunun öncelikle Şerif Mardin olduğunu aklı başında herkes tereddütsüz kabul eder. Buna rağmen Şerif Mardin'in üyeliğinin veto edilmesi sadece Türk bilim camiasının içinde bulunduğu dramatik durumu dışa vurmaktan başka bir şey ifade etmez. Eminim ki bu haber sosyal bilimlerle küçük bir ilgisi bulunan herkesi tebessüm ettirmiş, bu kadar da olmaz dedirtmiştir.

    Şerif Mardin'ın üyeliğinin veto edilmesinin New York Üniversitesi'nde yayınlanan Türkiye'de Din ve Toplumsal Değişim: Bediüzzaman Said Nursi olayı adlı kitaptan dolayı olması ve "dincileri koruyan bir tavır sergiliyor" denmesi Türkiye'deki bilim zihniyetini ortaya koymak için yeterlidir. Hoca'nın "Nakşibendiliği bilmeyen Türkiye'den bir şey anlayamaz" diyen Şerif Mardin'in TÜBA da yer bulamaması onun için hiçbir şey değildir, ancak TÜBA için bunun ne anlama geldiğine siz karar verin...



  • 23 Aralık 2004
    Perşembe
     
    DAVUT DURSUN


    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED