AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
İkna yöntemleri

Amerika'nın bundan birkaç yıl önce Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda nasıl bir lobi uyguladığına ilişkin haberler geçtiğimiz haftalarda basına da sızmıştı. Amerika, Türkiye'nin üyeliği konusunda Avrupa Birliği nezdinde girişimlerde bulunarak diplomatik gücünü kullanmış ve yoğun bir kulis yapmıştı. Bizzat Başkan düzeyindeki kişisel gayretler de gösteriyordu ki Türkiye'nin AB üyeliği Amerika açısından stratejik bir hedef olarak belirlenmişti.

AB üyeliği konusunda Türkiye adına Amerika'nın yürüttüğü diplomasinin en önemli ayağını Yunanistan'a verilen rol oluşturuyor. Türkiye'nin AB'ye alınması, daha doğrusu 'müzakere tarihinin verilmesi' için Amerika Yunanistan'a kulis yaptırarak Avrupalıları ikna etmeye çalışmış. AB ilişkilerinde Türkiye'ye karşı sürekli kötü-adam rolü oynatılan Yunanistan'ın Türkiye adına kulis yapması pek çok ülkenin üzerinde ikna edici bir rol oynamış. Böylesi stratejik kararın ikna yöntemlerine indirgenmesi doğru bir açıklama olmasa da bu durumun teknik işleyiş açısından açıklayıcı bir boyutu var. Sonuçta Amerika, Türkiye konusunda AB'yi ikna edebilmek için Avrupalıların elindeki kozu kendilerine karşı kullanmış.

Nitekim bunu doğrular biçimde yarın açıklanacak olan AB Komisyonu Raporuna Kıbrıs çekincesinin eklenmesini isteyen kimi üyelere Yunanistan ve Kıbrıs Rumlarının birlikte itiraz ettikleri yine gelen haberler arasında. Güney Kıbrıs ve Yunanistan bu maddeye karşı çıkarak; Türkiye ile karşı karşıya gelmek istemediklerini, kendilerinin üzerinden siyaset yapılmasına izin vermeyeceklerini ifade ettikleri belirtiliyor.

Türkiye'nin dünya sistemi içindeki yeri açısından bu denli kritik bir konuda düşman imajını kullanarak ikna etmeyi tercih eden 'Amerikan yöntemi'nin iç politikada neye tekabül ettiğini düşünmek zorundayız. Yunanistan üzerinden Avrupa ülkelerini ikna eden bu stratejinin iç politikaya yansıyan boyutu ihmal edildiği takdirde söz konusu strateji 'hoş bir Brüksel kulisi' haberi olarak geçiştirilmeye mahkum kalacaktır.

Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesine en fazla itiraz etmesi beklenen Yunanistan'ı AB ülkelerini ikna etmek için kullanan modelin Müslüman Türklerin ikna edilmesinde de uygulandığı gerçeğini görmek durumundayız. Müslüman Türklerin Avrupa ile ilişkileri her hangi bir ülke ile vize ilişkilerine indirgenemeyecek kadar derin boyutlara sahiptir. Toplumsal hafıza ne kadar zayıflarsa zayıflasın bu ülkede yaşayanların varlık hamurunu şekillendiren önemli etkenlerden biridir 'Avrupa sorunu'. Batılıların "Doğu sorunu" gibi bizim de bir 'Avrupa sorunu'muzun olmadığını kimse inkar edemez.

Türklerin Avrupalılık iddiaları bir yana Avrupa ile ilişkilerini belirleyen tarih, kültür ve bilinç düzeyi açısından bu toplumun ikna edilmesi Avrupalıların Türkler konusunda ikna edilmeleri kadar müşkül bir durum arz eder. Bu müşkülatın en büyük sebebinin de dinden kaynaklandığını tekrarlamaya gerek yok.

O halde en müşkül konuda, (en azından) en mütereddit kitleyi ikna etmede bu konuda en duyarlı kesimlerin kullanılmasından daha kıvrak bir manevra olamazdı. Kendisini İslamcı tanımlamasa bile algı düzeyinde dinle ilişkilendirilen bir siyasi hareket üzerinden Müslüman Türklerin ikna edilmesi Yunanistan modelinin iç politikaya yansıyan boyutudur.

AB sürecinde radikal Kemalist ya da Batıcı bir siyasi kadro öncülüğü üstlenseydi bu halkın bu kadar kolay ikna olamayacağını kestirmek zor değil. Müslüman halkın önüne çekilen kimi engel ve yasakların bu bağlamda bir tür 'tuzak işlevi' gördüğünü söyleyebiliriz. Önlerine konan yasakların kaldırılması adına AB'ye ikna edilmek istenen kitleler, zamanla zihinsel dönüşüme uğratılırken, ikna nedeni 'sorunlar' da çözmesi beklenen siyasiler açısından çoktan birincil sorun olmaktan çıkmış görünüyor.

Küreselleşme eğer iç ve dış politika ayrımını kaldıracak kadar geçişkenliği gerektiriyorsa Yunanistan örneğinden alınması gereken dersler var demektir.


5 Ekim 2004
Salı
 
AKİF EMRE


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED