ANKARA- Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, "FP'nin cumhurbaşkanı adayı olduğu" konusunda gazetelerde yer alan haberleri değerlendirirken, "Bu konuda şu ana kadar beni herhangi bir partiden arayan olmadı. Birkaç milletvekilinin gönlünden geçmiş olabilirim ve bunu onların düşüncesi olarak görüyorum. Belli bir partinin görüşü olarak görmediğim için içim rahat" dedi. Yeni Şafak'a açıklamalarda bulunan Selçuk, cumhurbaşkanlığı için 40 yaşını doldurmuş olan herkesin potansiyel aday olduğuna dikkat çekerek, kendi ismini de birkaç milletvekilinin önermiş olabileceğini ve başka partilerden de bunu düşünenlerin olduğunu söyledi.

Tarafsızlığım etkili olmuştur

Selçuk, mesleği gereği şimdiye kadar hep yansızlığını koruduğunu ve yansızlık ilkesinin yargıda son derece önemli olduğunu vurguladı. Sami Selçuk, "Yansız olduğunuz zaman bütün ideolojilerden arınırsınız. Bütün ön yargılarınızı, ideolojilerinizi, kişisel değerlendirmelerinizi kafanızdan silersiniz. Bu benim bir yaşam biçimimdir. Aksi takdirde güven veremezsiniz. Onun için ben bunu, benim görüşlerimi izleyen ve ona yakınlık duyanların bir değerlendirmesi olarak görüyorum" diye konuştu.

Türk halkı demokrasi istiyor

Cumhurbaşkanlığı için aday olacaklara anlamlı mesajlar veren Selçuk, şunları söyledi: "6 Eylül'de yaptığım konuşmamdan sonra birçok yerde daha konuşmam istendi. Türkiye'de halk devletin önünde ve bir an önce demokrasiyi istiyor. Çağcıl demokrasi 1950'lerin demokrasisi değil artık. AİHM ve Kopenhag Kriterleri de öyle diyor. Türk insanı da 1950'deki demokrasi anlayışını çoktan aşmış durumda. Türk halkı artık 'İş yapan, beceren ve çağa göre demokrasiyi kuran insanı istiyorum' diyor. Bütün çağcıl kavramları Türk insanı artık yaşamak istiyor. Neyi hedeflediğini biliyor Türk halkı. Avrupa ile Türk halkı bütünleşmiştir. Sadece devlete kendisini gözden geçirmesi düşüyor. Yeni liderler bunu değerlendirirse çok kısa sürede Türk halkı demokrasiye kavuşur. Kendi istediği için kavuşur, Avrupa istediği için değil. Böyle bir halkı da Avrupa kendi çağırır. Demokrasinin kısa sürede Türkiye'ye geleceğine ve AB'nin bize çağrıda bulunacağına inanıyorum."