YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

 

 

Sansür abesle iştigaldir

İyi anlayamadığımı sandığım için bana iletilen haberi iki kez tekrarlattım: "Eymür mü konuşmuş? 'Medyada 20 ajan var' mı demiş? Birini 'Eski solcu genel yayın yönetmeni' diye mi tanımlamış? Ertuğrul Özkök Ercan Arıklı'yı mı aramış? Yayını sansürlemişler mi?" Bereket muhatabım sabırlı, hiç yüksünmeden biraz önce anlattıklarını bir daha tekrarladı...

Aktüel dergisinde Kulis'in iyi okurları var; burada ele aldığım konulara yakınlık duyuyorlar. Bazen, fazla önemsemediğim için değinip geçtiğim bir ayrıntıyı birkaç hafta sonra bağımsız bir yazı konusu olarak görmek beni mutlu ediyor.

'Kod adı Siyah' aslında benim buluşum değil. Haluk Şahin, Radikal'de, tam bir yıl önce, "Medyada Siyah kod adlı bir istihbarat ajanı var" diye yazmıştı. ABD'de yaşayan Mehmet Eymür de, İnternet'te açtığı sitede (www.atin.org) , "Siyah kod adlı kişi MİT'in numaralı ajanı olan Hürriyet yazarı Fatih Altaylı'dır" deyiverdi. Benim bütün yaptığım konuyu burada ele almakla sınırlı... Ancak, "İçinizde istihbarat ajanı var" haberine atlaması gereken medya suskunluğu tercih edince, ben bile, sanki olayı ilk ben ortaya çıkarmışım hissine kapılıyorum...

Aktüel, konuyu biraz daha ileriye taşımak istemiş... Önce Fatih Altaylı'ya başvurup görüş almış. Hürriyet yazarı, "İddia etmek kolay, ispat etsin" deyince Washington'da yaşayan Eymür'ün kapısını çalmış Aktüelciler... O da, arşivinden çıkardığı bir belgeyi sunmuş genç gazetecilere, "İşte size belgesi..." diyerek... Bu arada, görüşme sırasında, "Medyada daha 20 ajan gazeteci var" da demiş Eymür... Bunlardan birini de, "Şimdilerde bir gazetede yayın yönetmeni olan eski solcu" diye tanımlamış...

Buraya gelince, "İyi, ama biz bu bilgileri Aktüel'de okumadık ki..." demeyin sakın. Okuyamazsınız. Zaten, konuyu bana mal eden de daha sonra meydana gelen gelişmeler... Olayın izini süren Aktüelciler, tam yayına hazırlama safhasında, ummadıkları bir sert kayaya çarpmışlar. Fatih Altaylı 'uyumlu' davranmış kendileriyle konuşurken, soruşturmaya katkıda bulunmuş, ancak sonrasında herşey ters gitmeye başlamış... Hürriyet yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün devreye girip Aktüel'i yayınlayan '1 numara yayıncılık' patronu Ercan Arıklı'yı araması araştırmaya noktayı koymuş... "Emir demiri keser" kuralı bu defa da şaşmamış ve yazı sansürlenmiş...

Fatih Altaylı söz konusu olduğunda 'müthiş bir dayanışma' ortaya çıkıyor... Bildiğim kadarıyla, 'ajan' olduğu ifşa edildiği halde yazı yazmasına, program yapmasına izin verilen tek kişi o. Her hafta teşkilâta giderek tâlimat aldığını en yetkili ağızdan öğrendiğimiz (Mehmet Eymür, "Ben İstanbul biriminde görevli iken gelir tâlimat alırdı" diyor ve ekliyor: "Bir keresinde kendisine araç da göndermiştim; defterimdeki telefon numaraları 0532 217-2858 ve 212 651-8967'dir") Fatih Altaylı, köşesi ve programını, herhalde o tâlimata uyarak kullanıyor... Gazetesini yöneten kişi, "Hesap ver bakalım" diyeceğine, bu gerçeğin biraz daha dal budak salmasını engelleme çabasında...

İşte bu noktada, Eymür'ün, "Medyada 20 kadar ajan var; içlerinden biri eski solcu yayın yönetmeni" tespiti ayrı bir önem taşıyor... O cümlenin önemi, 'eski solcu' olmasından hareketle, o tanımı, Hürriyet yönetmeni Ertuğrul Özkök'e yakıştırmamdan kaynaklanmıyor. "Ertuğrul Özkök istihbarat ajanıdır" türü bir yakıştırmaya kulak bile vermem... Genç Aktüelciler'in hevesini kıran iğrenç bir sansüre aracılık etmesini 'iletişim doçenti' Ertuğrul Özkök'e yakıştıramadım... Eymür'ün tanımladığı, "Eski solcu yayın yönetmeni" kim ise nefesimin ensesinde olduğunu unutmamalı...

Dün, bütün günü, "MİT'ten aradılar mı?" sorusuna "Hayır" cevabını vererek geçirdim; "MİT'in adayı!" başlıklı dünkü Kulis'e cevap gelip gelmediğini merak ediyordu dostlar... 'MİT ajanı' olduğu deşifre edilmiş Fatih Altaylı'nın Süleyman Demirel'in görev süresinin uzatılmamasında oynadığı rolden sonra Mesut Yılmaz konusunda suskun kalmasını MİT ilişkisiyle irtibatlandırdım o yazıda... Hayır, MİT herhangi bir açıklama yapmadı...

Oysa, Mehmet Eymür'ün, İnternet sitesine, "Duyduğuma gore, MİT'e, 'Öcalan Operasyonu'ndan sonra modern bir uçak alınmış; uçağın alınmasında aracılığı da birader Turgut Yılmaz yapmış, doğru ise MİT-Yılmaz ailesi ilişkileri açısından ilginç" diye hikâye kipinde not düşüp, ihtiyatı "Bizdeki bilgi bu kadar; gerisini araştırmacı gazeteciler aydınlatırlar herhalde" uyarısına kadar vardırdığı iddiaya hemen cevap verdi aynı MİT. Uçağı Doğuş Grubu'ndan almışlar … "Kardeş Yılmaz komisyon almadı" deme zahmetine ise katlanmamışlar.

Eymür'ün ihtiyatlı sorusunun cevabı var da, benim burada dile getirdiğim "Siyah kod adlı ajanınızın, gazetedeki köşesi ve televizyondaki programıyla tâlimatlarınızı yerine getirdiği söyleniyor; cumhurbaşkanlığı seçiminde taraf mısınız, kimi tutuyorsunuz?" soruma cevap yok... Anlamaları için çok daha açık mı sormalıydım acaba?

Hürriyet yönetmenine bir uyarım var: Gördün mü, hep birlikte sansürleseniz bile, 'MİT ajanı' çalıştırdığınız haberinin yayılmasını engelleyemiyorsunuz. İletişim derslerinde sansürün işlevsizliğini anlatan sen değil miydin yoksa?

Okura son not: Ahmet Hakan'ın Mehmet Eymür'lü İskele-Sancak'ını bir hafta beklemenize değecek. Zamanlaması hârika. Cuma akşamı (yarın) ekran başına.


13 Nisan 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Taha KIVANÇ

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...