YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


YÖK'ün 'gen'i bozuk

Bilim genetik devrimini yaparken, bu konuyla ilgili araştırmalar Türkiye'de "bilimin öncüsü" olan Yüksek Öğrenim Kurumu'nun gündemine bile giremedi.

ABD Devlet Başkanı Bill Clinton'un genetik biliminin ulaştığı noktalara ilişkin açıklamaları dünyada şok etkisi yaparken, Türkiye'deki devlet üniversitelerinde genetik bilimine önem verilmediği ortaya çıktı. Tıp, veteriner ve fen akültelerinde ana bilim dalı altında verilen genetik eğitiminin bölüm bile olmadığı belirlendi.

Tek bir tez yok

YÖK'te 14 bin doktora ve 53 bin civarında yüksek lisans tezi kayıtlı bulunmasına rağmen, bu kayıtlarda genetik başlığı altında doktora ve yüksek lisans tezi yok. Bu arada genetik ile ilgili araştırmalar yapmak için kurulan bir enstitünün bulunmaması ise tepkilere neden oluyor.

İnternet'teki arama motorlarında genetikle ilgili yüzlerce enstitü, araştırma merkezi ve binlerce makale yer almasına rağmen, Türkçe olarak sadece üniversitelerin ana bilim dalları içinde yer alan adreslerin çıkması şaşkınlığa neden oldu. Türkçe kaynak bulamamaktan yakınan araştırmacılar, sadece TUBİTAK'ta iki projeye ulaşabildiklerini belirttiler. Öte yandan Türkiye'de, moleküler biyolojinin ve genetiğin öneminin geç kavranması ve devletin bu alanlara ayırdığı payın düşük olması nedeniyle genetik bilimine uluslararası yayın açısından ciddi bir katkı sağlanamadığı da kaydedildi.

Hacettepe Üniversitesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı'nda sadece 3 profesör ve 2 doçent ve 1 yardımcı doçentin görev yaptığı kaydedilirken, diğer üniversitelerde de durumun çok farklı olmadığı ifade edildi.

Genetikte de sınıfta kaldık

Bilkent Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Başkanı Prof. Mehmet Öztürk, bilişim, moleküler biyoloji ve genetiğin 21. yüzyılın en önemli iki dalı olduğunun kabul edildiğini belirterek, Türkiye'de genetik bilimine önem verilmediğini vurguladı. Moleküler biyoloji ve genetik alanındaki bilimsel yayın ve araştırmaların azlığından şikayet eden Prof. Öztürk, "Türkiye'de araştırmanın tanımı çok farklı algılanıyor. Bir üniversite on yıldır araştırma yaptığını söylüyor. On yılda hangi uluslararası yayını yaptınız dediğimizde, hiç bir ses çıkmıyor" şeklinde konuştu. "Kişi başına düşen yayın sayısını İsviçre ile kıyasladığınızda, İsviçre'nin onda biri kadar bile değiliz" diyen Prof. Öztürk, "Türkiye'de yerli patent başvuru sayısı yılda 200-300 civarında, Güney Kore'de ise bu sayı 60 bindir" dedi.




Kağıda basmak için tıklayın.

Seninle olmak güzeldi
Sunal ailesine taziye ziyaretleri sürerken, evinin önüne akın eden sevenleri ve hayranları üzüntülerini dile getirerek bahçeye çicek bırakıyor
Sanıksız kalan katliam
Başbağlar 5 Temmuz günü tatlı bir telâşla iftara hazırlanıyordu. Ancak mü'minleri ibadete çağıran ezan, militanlar için katliâm işareti oldu.
'Cep'e dava yağacak
Yargıtay, sabit ücret davalarının asliye ticaret mahkemelerinde açılması kararı aldı. Tüketici kuruluşları, Telsim ve Türkcell'e daha çok dava açılacağını bildirdi.
GÜNEY AFRİKA'DA 140 YILLIK MİRAS
Adım atma sırası AB'de
Amerikan savunma dergisi Defense News'un başyazısında, Avrupa Birliği'nin Türkiye için artık resmi bir üyelik takvimi hazırlama zamanının geldiği belirtildi. AB'nin kurmaya çalıştığı Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimliği (AGSK) ve 60 bin kişilik Avrupa gücü, Defense News'ın başyazısına konu olarak seçilirken, AB ile Türkiye'nin yakınlaşması gerektiği vurgulandı. Başyazıda, AB'nin geçen yılki Helsinki zirvesine kadar Türkiye'nin tam üyeliğine sıcak bakmamasının "çok olumsuz bir ortam yarattığına" dikkat çekilerek, Brüksel'in bundan sonraki aşamada, Türkiye'nin AB üyeliğini artık bir takvime bağlayan program hazırlaması istendi. Yazıda, Türkiye'nin de AB ile arasında sorun oluşturan AGSK konusunda NATO çerçevesinde veto yetkisini kullanmaması gerektiği görüşü dile getirildi. Defense News, Türkiye'nin AB üyesi olmak için AGSK konusunda birlik ile çatışma içinde bulunmaması, Kopenhag kriterlerini uygulaması ve Kıbrıs sorununun çözümünü kabullenmesi gerektiğini yazdı. Başyazıda, AB'nin bu istekleri Türkiye'ye zaten sıraladığı hatırlatılırken, "AB de, üzerine düşen görevi yapmalı ve Türkiye'nin üyeliğini artık takvime bağlamalıdır" denildi.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...