1923 yılından beri Türk futbolunun hizmetinde olan Gençlerbirliği sıkıntılı günler yaşıyor. Doğrusu bu takımın böylesine sıkıntı yaşamasına gönlümüz razı değil. "Niye" derseniz cevabını hemen vereyim. Lig başlamadan evvel anket yapılsa ve Gençlerbirliği'nin mevcut kadrosu ile puan cetvelinin kaçıncı sırasında olduğu sorulsa, hiç düşünmeden 5 ile 8 arasında karşılığını verirdim.

Ancak, bugün gördüğümüz manzara hiçte tahminimize yakın değil. Takım ligin tabanına yapışmış görünmüyor. Ancak, gelecek günlerde ne olur, bilemem. Şurası bir gerçektir ki, Gençlerbirliği alt yapısı, tesisi ve müessese oluşu ile Süper ligin ilk üçü arasında yer alır. Birçok Avrupa takımında dahi böylesine mükemmel tesis yok. Bunlara ilaveten kasada da bol miktarda para mevcut.

Yani "varlık" içinde "yokluk" çekiyorlar. Görüşüme göre, "yokluğun" tek nedeni sevgisizlik..

Genç futbolcuların aralarında diyalog mevcut değil. Bunu sağlayacak kişi de görünürde yok.

Geçen haftaki Göztepe maçı sırasında Teknik Direktör Erdoğan Arıca'nın bir davranışı dikkatimi çekti.

Maçın daha 20'nci dakikası dolmuştu ki, kenarda bekleyen yedek futbolculara ısınmaları için, öyle bir el hareketi yaptı ki, ben tribünden rahatsız oldum.

Elbette teknik adamda stres içinde olacak. Ancak, O Teknik adam genç ve hayat tecrübeleri az olan, futbolcularına şefkatle yaklaşmak zorunda.

Dışarıda bu tip hareketi yapan Teknik adam, içeride neler yapmaz diye düşündüm, durdum.

Burada Erdoğan Arıca'yı kötüleyen bir tavır içinde olmak istemem. Ama, Lider konumundaki kişinin, hayat tecrübesi az olan ve sıkıntılı mevcut durumdan çıkış için ne yapacağını bilmeyenlere karşı, sevgisini öne çıkartıp, daha çok şefkat göstermesi gerekir düşüncesindeyim.

O bakımdan "sevginin" eksik görüntü verdiği Gençlerbirliği'nde bu konunun işlenmemesi, tarihi bir kulübümüzü çıkmaz sokağa doğru ittiğini görüyorum.

Bu konunun halledilmesi ile bu büyük kulübümüz kabus görmekten kurtulacak. Zira, bir dönem de Ankaragücü ligin sondan ikincisi olmuş, sevgi ile çok çalışmayı biraraya getirince, bugünkü duruma geldiğini gördük..

O bakımdan Gençlerbirliği, bu hususları işlerse, kimsenin ağzına alamadığı "İkinci lig" düşüncesi de gündemden düşer.

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu