AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Utanç tablosu

Bir süre önce Kanal D televizyonu ana haber bülteni içinde "Havaya Savrulan Trilyonlar" başlığı altında yarım kalmış tesisleri konu edinen bir program yayımladı.

Bu seyredene tarifsiz acılar veren program neredeyse bir ay kadar sürdü.

Her seferinde Anadolu'nun bilmem hangi kentinde, bölgesinde bir hastane, bir okul, bir sanayi tesisinin yarım kalmış manzarasını seyrediyorduk. Duvarlar yıkılmış, sıvalar dökülmüş, tahtalar-malzemeler çürümüş, temeller su içinde kalmış bu tesislerin etrafında inekler, keçiler otluyor; kapısında da gariban bir bekçi oturuyordu.

Bina o hale gelinceye kadar dünyanın parası harcanmış, şu veya bu sebeple tahsisat alamamış, inşaat yarım kalmış, aradan seneler geçmiş.

Orada, öylece, hayalet gibi duruyor.

Bir aydan fazla bir süre, her gece, üstelik ana haber bülteni içinde yayımlanan bu program kimseyi ırgalamadı. Bir magazin yıldızının bir gecelik kaçamağı kadar etki yapmadı. Hakkında mesela bir tartışma açıldığına şahit olmadık. Yarım kalan tesislerin yarım şekli için fıkra gibi tablolar sergileniyordu. Bunlardan birini anlatayım:

Filan bölgede, filan bakanlığın yaptırdığı feşmekân baraj inşaatı.

İnşaatın başında kocaman bir tabela. Barajın adı, yaptıran bakanlığın ve firmanın adı. Onların altında çok komik iki cümle:

Falan barajı kuş cenneti. Avlanmak yasaktır.

Tabela bunları belirtiyor ama; ortada ne baraj var, ne su var, ne de kuş.

Bilmem kaç trilyon yatırılmış, sonunda baraj zemininin su tutmadığı ortaya çıkmış, barajdan vazgeçilmiş. Tabela ortada kalmış.

Bir başka fıkra da şudur: Falan şehre bir havaalanı yapılıyor. Uçakların iniş-kalkışları için gerekli pist uzunluğu diyelim 1200 metre. Bu pistin 800 metresi yapılmış. Ancak inşaat orada kalmış. Çünkü önlerine bir dağ çıkmış. Geride kalan 400 metreyi inşa etmek için dağın ortadan kaldırılması gerekiyormuş.

Ülkemizde hesap-kitap bilmemenin, savurganlık ve israfın, politik kayırmaların, çıkar hesaplı ihalelerin hangi noktalara ulaştığı meydanda.

Bize öncelikle hesap sorabilen ve hesap verebilen hükumetler, bürokratlar, kadrolar lazım. Daha açıkcası ahlak lazım, ahlak.

Türkiye Müteahhitler Birliği, ODTÜ İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Hakan Ercan yönetiminde bir araştırma yaptırmış: Kamu Yatırımlarında İsrafın Ekonomik Boyutu.

Bu araştırmanın sonuçlarına göre ülkemizde 5000'in üzerinde yarım kalmış proje var.

Yanlış okumuyorsunuz; 5 değil, 50 değil, 500 değil, 5000.

İnsaf kardeşim insaf. Kimin parasıdır bu?

2001'den itibaren bu stok içinden bazı yarım kalmış projeler çıkarılmış.

Bunların tutarı 53,4 milyar dolar.

İşte Türkiye'nin gerçek gündemi budur bu. Bankalar operasyonu kadar tutarı olan bir mesele. Ve kimsenin kılı kıpırdamıyor.

Kim verecek bunun hesabını?

Bu hayalet binalar ne olacak?

İncir çekirdeğini doldurmayan konular üzerinde fırtınalar kopuyor; hakkında her türlü yayın yapıldığı halde ülke gündeminin baş köşesine oturması lazım gelen konular unutulup gidiyor.

Bir daha tekrar ediyorum: Hükumetlerin kıymet-i harbiyesi hesap verebilmek ve hesap sorabilmekle ölçülür.


19 Ekim 2005
Çarşamba
 
MUSTAFA KUTLU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED