|
|
eşim Cüneyt ve tiyatro Türk tiyatrosunun ünlü oyuncularından Ayten Gökçer, hayatta iki aşkı olduğunu söylüyor. Aradaki 20 yaş farkına rağmen eşi Cüneyt Gökçer ve sahne... Öyle ki, 7,5 hamileyken bile sahne almaktan çekinmemiş Ayten Gökçer.
ŞAMİL KUCUR / HABERMERKEZİ
'Görenin dili tutuluyordu' Cüneyt Gökçer dönemin en popüler aktörü, Ayten Gökçer ise genç, ama yıldızı parlayan bir oyuncudur. Çift, 1962'de evlenirler. Cüneyt Gökçer ile evliliğinin birçok zorlukları birlikte getirdiğini belirten Gökçer, "Ben yeni ve toy bir oyuncuyum. 24 yaşındaydım, Cüneyt Bey benden 20 yaş büyük. Yaşıtı olan büyük aktrislerin birçoğu ona âşıktı. Adeta mayın tarlasında yürür gibi evliliğimizi yürüttük. Onu görüp de dili tutulmayan kadın görmedim ben. Sonuçta güzel bir kızla büyük bir aktörün aşkı çok çabuk geçebilirdi de" dedi. 'Tiyatro bir aşk işi' Tiyatronun 'bir aşk işi' olduğunu, 'her aşkı yaşatmanın da bir bedeli' olduğunu belirten Gökçer, "Her sabah 05:30'da kalkarım. Sabah 09:30'da bütün işlerimi bitirmiş olurum. Hem ev hanımı hem oyuncu olacaksanız, böyle olmalı" dedi. "Sahnede terlemekten ve üşümekten böbreğimi kaybettim" diyen Gökçer, "Sanat hayatımda sahnede kimseyi kıskanmadım ve kırmadım. Ama sahnede, kıskançlıktan canavar olmuş çok sayıda kadın tanıdım" diye konuştu. Sahne hayatının en popüler günlerinde hamile kalan Ayten Gökçer, "Ben mesleğime âşıktım. Ama kızıma hamile kaldığım zaman hayatımın en zor günlerini yaşadım. Özellikle yedi buçuk aylık hamile iken bile oynadım. Doğumdan iki ay sonra bebeğimden ayrı kalarak sahneye çıktım. Stresten ağlıyordum, sesim kısılmıştı. Hayatımın tek nefret ettiğim rolü bu idi" şeklinde konuştu.
İKİMİZDE TÜRK VE MÜSLÜMANIZ
Ayten Gökçer kendisi ve eşi Cüneyt Gökçer hakkında bazı internet sitelerinde "Sabatayist Sanatçılar" olarak zikredilmesinden çok rahatsız. Bu tür iddiaların saçma ve gerçek dışı olduğunu kaydeden Gökçer, "Ne ben ne eşim, Sabatayist değiliz. Bu nereden çıktı? Hem Müslüman hem de Türküz. Cüneyt Beyin babası Selanik İdadisi'nde Atatürk'ün sınıf arkadaşı ve hemşehrisidir. Çevresinde Milli Mücadele'de bulunmuş, o dönem meclisinde Kazım Paşa gibi pekçok arkadaşı var. Bizim kim olduğumuzu, kökümüzü, dinimizi bizden iyi mi biliyorlar? Neden bu iddialarda bulunurken bizi arayıp sormuyorlar? Bu kişileri mahkemeye vereceğim. Öyle meydanın boş olmadığını görsünler" diyor.
|
|