YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

75'lik Ecevit,
76'lık Demirel'e yetecek mi?

 
Önümüzde Avrupa Birliği'ne "tam üyelik" gibi önemli bir fırsat var, ama Ankara inatla değişime direnmeye devam ediyor.

 

Türkiye, parlamentonun, medyanın, etkili ve yetkili güçlerin bizzat yürüttüğü "talihsiz" bir Çankaya seferberliğine sahne oluyor. Devletin bütün kurumları, Demirel'in yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesine endekslenmiş durumda. Hükümet günlük rutin işlerin dışında, ülkenin geleceğine ilişkin hiçbir ciddi çalışma yapmıyor. Zaten yaşı ve sıhhati dikkate alındığında, 75'lik Ecevit'in performansı da ancak 76'lık Demirel'in Çankaya taşeronluğunu yürütmeye yetecek durumda.

Ankara değişime direniyor

Türkiye, 21. yüzyıldaki konumunu belirleyecek çok önemli bir tarih sürecinden geçiyor. Önümüzde Avrupa Birliği'ne "tam üyelik" gibi önemli bir fırsat var, ama Ankara inatla değişime direnmeye devam ediyor. Şu anda Türkiye'nin, süratle "Kopenhag Siyasi Kriterleri"ne uyum için gözle görülür adımlar atması gerekiyor.

Oysa Türkiye, bırakın gözle görülür adım atmayı, 36 yıllık siyasi hayatı boyunca "statüko"nun simgesi haline gelen, 28 Şubat'ta "postmodern darbe"nin sözcülüğünü üstlenen Demirel'i ömrünün sonuna kadar Çankaya'da tutmanın yollarını arıyor.

Türkiye'nin geleceğine adeta bir karabasan gibi çöken bu "Çankaya oyunu"nda en dikkat çekici olan, "yaşlı Demirel" ortaklarıyla, Türkiye'nin değişim ve demokrasi yollarını mayınların aynı safta yer almasıdır.

Demirel'i seçtirme inadı, sadece AB istikametiyle çelişmekle kalmıyor, 28 Şubat'tan "ağır yaralı" olarak çıkan parlamentoyu yeni bir tahribatla da karşı karşıya bırakıyor. Örneğin, ortalarda Meclis'in itibarını zedeleyecek "akçeli" iddialar dolaşıyor. Başbakan Ecevit ve parti liderlerinin vesayeti altında "kişiye özel" anayasa değişikliği utancı yetmiyormuş gibi, Demirel'i yeniden seçtirmek için "milletvekili satın alınıyor" iddiaları haysiyet kırıcı bir durum.

Peki ama Türkiye, bu "yaşlılar korosu"na feda edilecek kadar tarihsiz ve geleceksiz bir ülke mi? Bu ülkede yaşayan insanlar daha demokratik, insan haklarının güvence altına alındığı, hukukun üstünlüğünün sağlandığı, refah düzeyinin yükseldiği bir Türkiye'de yaşamayı haketmiyorlar mı?

Kapalı toplumun simgesi

Kimse, yeniden Demirel'in başında olduğu bir Türkiye'nin çağdaş demokratik dünyada onurlu bir yerinin olacağını söyleyemez. Çünkü Demirel, statüko demektir, "kapalı toplum" demektir, vesayet gölgesinde "güdük parlamenterizim" demektir.

16 Mayıs'a az kaldı. Eğer bu ülkede sivil siyasal iradenin bir gücü varsa, fötr şapkasının yanında hep "gizli" bir asker şapkasa da taşıyan Demirel'e geçit vermeyecektir. Çünkü kapısından adım attığımız "küresel" yüzyıl, Demirel'lerin, Ecevit'lerin yüzyılı değil.


27.MART.2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Mehmet Ocaktan

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...