YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Hürriyet okuyucuları bu numarayı yutar mı?

 
Bizim aydınlarımızın gol yedikçe sevinen kaleciler gibi garip davranışlar göstermesine alışığız.

 

Dünkü Hürriyet'te, Hürriyet'in Başyazarı Oktay Ekşi'nin tam üstünde ilginç bir haber vardı. Haber, "Almanya'da Türbana Yasak" başlığıyla verilmişti. Haberin altında da Oktay Ekşi zafer çığlığı atıyordu: İşte Avrupa'nın yanıtı.

Kendi toplumunun değerlerini hedef alan bir kısıtlamaya sevinen aydınların prim yaptığı nadir ülkelerden biri olmak, çok iyimser bir bakışaçısıyla 'zenginlik' olarak değerlendirilebilir. Dilimizde, böyle değerlendirmeler için "züğürt tesellisi" deyimi kullanılır.

Bizim aydınlarımızın gol yedikçe sevinen kaleciler gibi garip davranışlar göstermesine alışığız. Bana sorarsanız, işin uzmanlarının bu davranışları tahlil etmesinde, böyle davranışlara hangi virüsün yol açtığını araştırmasında fayda vardır.

Hürriyet, 1. sayfada "Almanya'da Türbana Yasak" başlığı ile verdiği habere 23. sayfada "Haç'a İzin Vermedik, Türbana da Vermeyiz" başlığını koyarak okuyucusunu yanıltmaya çalışmış. Bir anlamda, okuyucusuna 'saf' muamelesi yapmış.

Haberin başlığını okuyan vatandaş eğer Hürriyet'in düşündüğü gibiyse, Almanya'da haç yasağı olduğunu zannedebilir. Ama işin aslı öyle değil. Alman okullarında haç yasağı falan yok.

Peki, "Haç'a izin vermedik" cümlesinin, haberdeki karşılığı ne? Şu: Almanya'nın Bavyera eyaletinde, kim zorlamışsa, Hristiyan öğrencileri, boyunlarında haç taşımaya zorlamış. Alman Anayasa Mahkemesi de, öğrencilerin, boyunlarında haç taşımaya zorlanmasını "din özgürlüğüne aykırı" bulmuş.

Fakat, Hürriyet gazetesinin haberinde okuyucuyu yanıltma çabası dikkat çekiyor. Haberin başlığında Alman mahkemelerinin okullarda boyunlara Haç takmayı yasakladığını anlatan bir cümleye yer veriliyor.

Malum, bizim ülkemizde yasakları sevmek ve saymak en büyük vazifedir. Bu yüzden, Almanları da yasakçı göstermekte fayda vardır. Hristiyan Almanlar'ın haç yasağı getirdiklerine dair bir uydurma haber, Hürriyet mantığıyla düşündüğünüzde Müslüman Türkler'e başörtüsü yasağı getirmek için bir mazeret teşkil edebilir. Hürriyet, herhalde bunun için okuyucusunu yanıltacak cümleleri haberin uygun yerlerine serpiştirdi.

Peki, Oktay Ekşi'ye ne demeli?

Stuttgart'taki hakim, sonuçta başörtüsünün dinî bir görev olarak algılanmadığı Alman toplumuna hizmet veren bir hakim. Stuttgart'ta bir hakim başörtüsünü yasakladığına göre, bizi haydi haydi yasaklarız diye bir mantık olabilir mi?

Oktay Ekşi, Rizelidir. Ekşioğulları'ndandır. Oktay Ekşi'nin sülalesindeki kadınların çoğu başörtülüdür. Stuttgart'taki hakimin sülalesinde ise, Allah bilir, bir tane bile başörtülü kadın yoktur.

Başörtüsü, Almanya'da bir istisna sayılabilir. Ama Türkiye'de kadınların büyük çoğunluğunun başı örtülüdür.

Almanya'daki başörtüsü serbestisi, Türkiye için belki emsal gösterilebilir. "Elin Almanı bile, başörtüsünü yasaklamıyor" demenin bir mantığı vardır.

Ama, başörtüsünün 'istisna' olduğu bir ülkede, bir hakimin başörtüsü aleyhine verdiği karardan, Türkiye'deki kadınlar aleyhine bir sonuç çıkarmanın mantığı yoktur.


27.MART.2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Yusuf Ziya Cömert

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...