Ben yazmadım
siz de okumadınız
"Gazeteci" kılıklı TÜSİAD üyeleriyle, "şerefsiz" yaftasını dünya döndükçe taşıyacak "...sonra gazeteci"ler anlamaz bunu.
İnsanoğlu kuş misali... Kaç saattir, elimde kalem, "İnsanoğlu kuş misali" cümlesinin arkasına ekleyeceğim sözcükleri düşünüyorum.
Hüzünlü, pek hüzünlü bir kış gecesidir.
Rüzgarın savurduğu ve camda yeşil, gri, bulanık izler bırakarak süzülen damlalar; masada, çayın henüz soğumuş, buğusu kırılmış görüntüsü...
"İnsan tek başına bir yerde otururken, biraz dünyanın dışına itilmiş buluyor kendini; hele dışarıda 'hayat' akıp gidiyor, bulutlar rüzgarda hızla dağılıyorsa..."
Televizyona eğiliyorum.
"İnsanlar Yaşadıkça"nın Frank Sinatra'sı, yaralı Cahit Sıtkı bakışlarıyla gülümsüyor ekrandan doğru.
Bu kaçıncı baskı?
Derken, siyah-beyaz görüntülerin üzerine Nat King Cole kılıklı bir zenci düşüyor. Şimdi çoktan toprak olup gitmiş o sırım gövde, o siyah ten, o kadife ses...
Canım sıkılıyor.
Yeni bir adrese taşınmanın sevinci, telaşı, heyecanı, belki de hüznü.
"Gazeteci" kılıklı TÜSİAD üyeleriyle, "şerefsiz" yaftasını dünya döndükçe taşıyacak "...sonra gazeteci"ler anlamaz bunu.
Anlayamaz.
Az önce saatin ding-dongları 02'yi vurdu.
Oysa bu yazı ertesi güne yetişmek zorunda.
Ne yapacaksın, dönüp dolaşıp "evrak-ı mahsusa"ya sığınacaksın: Eski defterler. Eprimiş, katlanma çizgilerinden yırtılmış zarflar... Bakarsın, "ilk yazı" niyetine şöyle mütekamil başlangıç cümlesi düşer. Belli mi olur?
Hayır...
Tepeleme öykü eskizleri ve büyük bölümü muhayyel "Eylembilim"den mülhem "pasaj"lar...
Sonra, Süleyman Kargı'nın "Türkler'in (o muhteşem insanların) yaşayışı"na ilişkin, fakir-i pür taksirin düşünce hayatını bugün de biçimlemeye devam eden saptayımları...
Bundan yirmi yıl mukaddem "Türkiye" üzerine düşünmemeyi yazarlık tutumu olarak benimsemiş bir taze dimağın "yeniyetme" aklıyla çiziktirdiği satırlar bunlar.
Büyüyünce Oğuz Atay olacakmış.
Gazeteci oldu.
Kötü bir gazeteci mi?
Bilemem.
Siz bu satırları, dünyanın ve bu arada Türkiye'nin kurtuluşunu "bireyselleşmiş" bireylerde arayan muharrir-muhakkik kırması bir "yazı elemanı"nın meram kısırlığına verin yine de.
İlk yazı zordur her zaman.
Ben yazmadım.
Siz de okumadınız.
7.OCAK.2000
|