Türk istikbalinin "lumpen" evladı

Fatih Çekirge ve hemcinslerinin "Atam, işte eserin" diye örnek gösterdiği çağdaş Türk gençliği, arada sırada fakirin posta kutusunu da ziyaret ediyor.

Sağolsunlar...

Tepkilerini, duygularını, düşüncelerini sıcağı sıcağına, elektronik posta marifetiyle iletiyorlar.

"Düşünce iletiyorlar" lafın gelişi tabii.

Küfrediyorlar.

Buraya almakta hicap duyduğum yakası açılmadık sözcükler, "i"yle, "g"yle, "s"yle başlayan birtakım benzetmeler...

Cahil, küt kafalı, saldırgan, mütecaviz bir "azınlık" bu.

Kızları çirkin, biçimsiz, eciş bücüş ve çoğunlukla pasaklı oluyor; erkekleri ise Engin Ardıç'ın benzetmesiyle, dallama...

Hemen hepsi de üniversite öğrencisi.

"Ateş Hattı" programında izlediniz; Galatasaray'da, Boğaziçi'nde, gradosu yüksek üniversitelerde okuyorlar; muhtemelen okuyup adam olacak, memleket yönetecek, kamu işlerini tedvire memur edilecekler. Aralarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, hakim, öğretmen, siyasetçi, hatta (neden olmasın) belki Başbakan çıkacak.

Oysa, "Atatürkçü terbiye" gerçekte uygar ve çağdaş bir nesil yetiştirmeyi öngörüyordu; anlamadığı, kavramadığı, kavramasına imkan ve ihtimal bulunmayan konularda sezgileriyle davranan edep ve haya yoksunu şizoidler değil...

Kim bunlar?

Büyük Türk düşünürü Doğu Perinçek'ten beslendiklerini söylüyorlar.

Vural Savaş'a tapıyorlar.

İlhan Selçuk ve Emin Çölaşan'ı "aydınlanma önderi" sanıyorlar.

Atatürk'te ise, ne yazık ki, bir kır devrimcisi, bir Pol Pot, bir Stalin, bir Führer vehmediyorlar.

Gerçek Atatürkçüler neden rahatsızlık duymuyor bundan, merakımı mucip olmuştur hep.

Dün posta kutuma mesaj atan hayvan, "Karanlıklara boğulmuş sizler, merak etmeyin, antiemperyalist savaşımımız sürecek, ilerici Türk gençliği bir gün hepinizin anasını..." diyor ve sözü, geçen hafta yayımlanan "Emin Çölaşan neden kaçtı?" başlıklı yazıma getiriyordu.

Türkçe ve dilbilgisi hataları devrimci evladımıza ait olduğu için, dokunmadan alıntılıyorum:

"Liboş dönek piçkuruları siz kim oluyorsunuzki Çölaşanı eleştirme gafletinde bulunuyorsunuz.. Onun tırnağı etmeyecek siz yobaz maşaları hepiniz gebereceksiniz emperyalist uşaklığının sonu ölümdür... Merak etmeyin..."

Merak etmiyoruz evlat...

Merak etmiyoruz da, antidemokratik söylemle harmanlanmış lumpen tepkilerin hâlâ "ilericilik", "devrimcilik", "çağdaşlık" kılıfı altında piyasa yapıyor olmasına üzülüyoruz.

Bu da bir başkası:

"Az kaldı, askerler yedi sülalenizi s.... Ecevit i cok ararsiiniz.... Türk yüce..."

Daha müeddep olanları da var:

"Şerefsiz mandacılar, yobaz uşaklığından ne anliyorsunuz, bir türlü anlatamadık.. kendinizi kollayın ve tikkat edin. imza SmileKiss."

Bu da "duyarlı" bir evladımızdan:

"Sizin YDD yardakçısı CIA Türklerini savunmanız bizi üzüyor, liboşları koruyorsunuz, yapmayın böyle. Teşekkür ederim."

Rica ederim...

Asıl ben teşekkür ederim.

Ciltler dolusu kitap yazılsa ne tıynette yaratıklar olduğunuz bu kadar açık, bu kadar yalın, bu kadar beliğ anlatılamazdı.

Eksik olmayın...