Türkiye'nin birikimi... | ||
|
Kaptı kaçtıFenerbahçe ile İstanbulspor'un sıklet farkının dışında yorgunluk farkları da vardı. Fenerbahçe Perşembe günü 120 dakika oynamış, İstanbulspor ise Çarşamba günü 90 dakika oynamıştı. Bütün bu farkı ortadan kaldırmak isteyen Fenerbahçe maçı başta bitirmek istedi. Çok hareketli ve deplasmanlı bir oyunla maçı "kapıp kaçmak" istedi. Ama 15 dakika süren baskı İstanbulspor'un kalitesini ve en önemli özelliğini kullanmasını sağlamaktan öteye geçemedi. Çünkü presi bırakan Fenerbahçe karşısında İstanbulspor iyi çıkmaya ve tehlikeli pozisyonlar bulmaya başladı. Fenerbahçe'nin topa aşık futbolcularından Yusuf, top kaybı yüzdesini artırınca İstanbulspor kolay top kazanmaya başladı. Fenerbahçe'de cambaz çok. Oyunun içinde zamanı ve skoru düşünmeden jonklör gibi kendilerini tatmin edecek işler yapıyorlar. Realist olamıyorlar. Sade ve gerçek oynayanlar azınlıkta kalıyor. Serhat ve Ali Güneş gibi hamallık derecesinde çalışanlar ile Mustafa Doğan gibi savaşanlar terlerini döküyor, Revivo ve Yusuf ise onların terlerinden alkış alıyor. Yani bu çocukların terlerini çalıyor... İkinci yarıda Rapaiç'le oynayabileceği bir kaç hızlı dakikayı iyi kullanan Mustafa Denizli, maçı 'kapıp kaçmayı' başardı. Ama bu galibiyette ben esas payın Ali Güneş ve Serhat başta olmak üzere Mustafa Doğan, Abdullah ve Rüştü gibi terini hiç esirgemeyen ve cambazlık yapmayan 'bizim çocuklar'da olduğunu düşünüyorum.
uaktan@yenisafak.com
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|