YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...


  Arşivden Arama

 

 

Sonbaharda Demirel

Türkiye'de "yeni oluşum" rüyâlarıyla yatıp kalkan ve bu süreçte Süleyman Demirel adına durmaksızın hava basan sınıflara, artık "Günaydın!.." demenin zamanı geldi de geçiyor bile. Son bir haftanın gazetelerini gözden geçirenler, "Demirel soyadı" etrafındaki kokuşmadan, neredeyse burunlarını tıkayacak hale düşmediler mi?

Ortalıktaki vahim tablodan kendisi de ürken S. Demirel, sonunda konuşmak durumunda kalmış: "Suç babadan oğula geçmez. Suçun genelliği söz konusu değildir. Suçun şahsîliği söz konusudur."

Demirel ailesinin sonbaharı

Kuşkusuz suç şahsîdir. Buradan daha ileri gidilerek, eski Cumhurbaşkanımız'a kamuoyu vicdanında rencide edecek aşamalara şahit olmayız inşaallah. Olmayız da, yaşadığımız hadiseler dolayısıyla, Demirel soyadının siyasî ikbalinin iyice karardığını da içimize sindirmek kaydıyle!.. Zira Murat Demirel olayı, alelâde basit bir hadiseye benzemiyor. Bir yandan Zekeriya Temizel, bir yandan da Nuh Mete Yüksel tutmuş ipin ucunu, gidebileceği yere kadar sürüklüyorlar. Yani bu iş ciddi mi, ciddi!..

Peki, niçin diğer batık banka sorumluları değil de Murat Demirel? Burdaki "seçki" neyi ifade ediyor?

Davanın hukukî boyutunu bilemem. Fakat bunca pisliğin siyasî bir sonucunun olmaması ise asla düşünülemez. Yani Süleyman Demirel'in siyasî hayatı asıl şimdi sona eriyor. Bilmem farkediyor musunuz?

Geniş Açı'nın yaptığı tesbit ve ortaya koyduğu öngörüler, zaten başından beri bu merkezdedir. Süleyman Demirel üzerine yeni bir siyaset bina edilemez. Böyle bir tehditle DYP'yi hizaya çekenlerin, ANAP'ı ürkütenlerin ve daha da ötede, FP'den ayrılabilecek (!) unsurların da Demirel kervanına eklemlenebileceğini varsayan işgüzarların hilâfına, bu köşe, bu tarz bir yeni oluşumun ülkenin hayrına bir sonuç vermeyeceğini sürekli vurgulaya gelmedi mi?

Öyleyse buyrun; eteklerdeki taşları dökün yere.

Demirel hesapları hep yattı

Daha ötede, seçimler sırasında Demirel'in ipine sarılarak red cephesine elsiz ayaksız atlayan, bu yüzden kapatılma davasını kendi eliyle davet eden ve hatta Ecevit yetmezmiş gibi, "Demirel'in Cumhurbaşkanı olması çok isabetli olur" tarzı açıklamalarla zemin yoklamalarına girişen FP üst yönetiminin ileri görüşlülüğünü de bu aşamada gerçekten tebrik etmek gerekiyor.

Sadece onları mı?

Mesut Yılmaz'ın Yüce Divan oylamaları sırasında MHP'ye gaz verenleri, ANAP bu vesile ile parçalanır da ortadaki boşluğu Süleyman Demirel doldurur diye etekleri zil çalanları da ihmal etmemek şartıyla!.. Bu sınıfların ileri görüşlülüğü işte bu kadar!.. Siyaseti bir menfaat ve lobi adına veya, kinlerini ve önyargılarını kendilerine kılavuz kılarak değerlendiren takımların da eteğinde taş kalmadı görüyorsunuz.

Eğer o sınıfların arzuları gerçekleşse idi, yani Mesut Yılmaz Yüce Divan'a gönderilse idi, Avrupa Topluluğu konusunda bu ülkenin önü büsbütün kapanır, kokuşmuş iç siyaset çamurunda Türkiye debelenir kalırdı. Lûtfen söyler misiniz? AB konusunda şu anda en ısrarlı parti hangisi? Peki, en aşırı ve hızlı AB taraftarları, bindikleri dalı kesecek şekilde, niçin hep Yılmaz'a kılıç sallıyor, Yunan trajedilerini andırırcasına katliam koroları oluşturuyorlardı? İşte siyasette hesap kitap tanımaz önyargılarını kendilerine kılavuz edinenlerin içine düştüğü düalite!.. O gün dedik, bugün de aynısını söylüyoruz: Dünkü günün en aşırı Yılmaz muhalifi demokratlar, üç vakit sonra kulvar değiştirecekler!.. İyice dikkat edin!..

Ama biz bunları söylerken, ne Yılmazcılık, ne de ANAP'çılık yapmak değildi muradımız. Bunu da ayrıca zaman gösterecek.

Mahir Kaynak hâlâ ümitli

Size son iki anekdot daha!.. Demirel adına hesap yapan İzmir kökenli Sabah gazetesi de nihayet realitenin farkına vardı. Sabah gazetesi vardı ama, Mahir Kaynak hâlâ "Demirel" diyor!.. Hem de bazı güçlerin Demirel'i istediği biçiminde bir hava vererek!.. Ben bu kanaate başında da iştirak etmedim, şimdi de!..

Onun için Mahir Kaynak'a günaydın demeyi şimdilik tehir ediyorum. En iyisi onun da ayaklarının suya değmesine fırsat tanımak.


1 EKİM 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Necmettin Türinay

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...