Yeni büyüme modeli

Yetmişli yılların ithal ikamesine dayalı, dışa bağımlılığı azaltan ekonomik büyüme modeli, sınırların ortadan kalktığı bir dünyada geçerliliğini bütünüyle yitirdi.

Seksenli yıllarda Uzak Doğu ülkelerini, özellikle Japonya'yı örnek alan, ihracata ağırlık veren, dışa dönük ekonomik büyüme modeli de, globalleşmenin getirdiği zorunluluklar yüzünden, uygulanamaz hale geldi.

İkibinli yılların benimsenmesi gereken ekonomik büyüme modeli ise, "yerelleşerek globalleşmek" olmalıdır. Artık ürün ya da hizmet ihracatının yerine, sermaye ihracatı geçiyor. Bir ülkeye yapılan ihracatı aktarabilmek için, yatırımların bir kısmının o ülkede yapılması gerekiyor.

Global dünyanın kurum ve kuruluşları, artık yerelleşerek büyümek zorundalar. Bunun için de tek bir ülkeyi değil, birçok ülkeyi "vatan" edinmeleri gerekiyor. Bir kuruluş, Almanya'daki pazar payını Türkiye'yi kendine tek ve değişmez vatan edinerek, büyütemez.

Almanya'ya ihracat yapılıyorsa, bir Anadolu kuruluşu olunduğu kadar bir Alman kuruluşu olmaya da özen göstermelidir. Almanya'da tutunabilmek için de "Anadolu Holding"leri gibi, "çok vatanlı" bir büyüme stratejisi izlemek gerekir.

Dünyadaki gelişmeleri doğru okumaya büyük önem veren İttifak Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Mehmet Buğa, geçen hafta sonu, Adese Mağazalar Zinciri'nin Berlin halkasını, üst düzey yöneticileri ve seçkin bir davetliler grubuyla açtı.

Berlin'deki Anadolu Kreuzberg'in merkezindeki marketin açılışına Türklerle birlikte yerel yöneticiler ve Almanlar da büyük ilgi gösterdi. Türk ve Alman sanatçılar, her iki toplumun müziğinden ve sanatından sundukları örneklerle açılışa ayrı bir renk ve coşku kattılar.

Berlin yalnızca Almanya'nın değil, Avrupa'nın en eski kültür ve ticaret merkezlerinden biri. Berlin'de yatırım yapan holding Almanya ile birlikte bütün Avrupa pazarlarına ulaşır.

Berlin'in dinamizmini gören İttifak Holding, şehirdeki market sayısını artırmayı planlıyor. Holding'in üst düzey yöneticileri, önümüzdeki yıllarda Berlin'i diğer Avrupa başkentlerinin izleyeceğini söylediler.

Üç yıl önce gördüğümde Berlin dev bir şantiyeye benziyordu. Şimdi inşaatlar büyük ölçüde tamamlanmış. Restore ettikleri kubbeli yeni Meclisleri açılmış. Devlet başkanlığı ve hükümet organları bütünüyle Bonn'dan Berlin'e taşınmış.

Ünlü Brandenburg Kapısı'nın açıldığı eski şehrin merkezine yeni bir "New York" kurulmuş. Sony ve Mercedes gibi dünyanın önde gelen kurum ve kuruluşları Avrupa'nın "Manhattan"ında yerlerini almışlar.

Avrupa Birliği'nin siyasi merkezi Brüksel ise, ekonomik merkezi de Berlin. Berlin'i de sağlam bir yer edinmeden Avrupa Birliği'ne tam üye olmak mümkün değildir. Bunun için, Anadolu Holding'leri başta Almanya olmak üzere, bütün Avrupa ülkelerindeki pazar paylarını büyütmeye çalışıyorlar.

Anadolu insanı Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne çoktan taşımış. Fiili varlığı resmen onaylatmak siyasi kadrolara düşüyor.