Kamuoyunda MİT'çi gazeteciler tartışması olarak gündeme gelen tartışma sürüyor. Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın konuyla ilgili bir soru önergesine verdiği cevapta, MİT'in basın mensuplarıyla zaman zaman görüştüğü ve "bazı sorunları kendilerine aktardığı" ifade edildi. Özkan tarafından yazılı olarak verilen cevapta, vatandaşların MİT'ten gelecek talepler karşısında "millî ve resmi bir kuruluş olan MİT'e yardımcı olmalarının bir vatandaşlık görevi" olduğu da ifade edildi.

FP'li Mehmet Bekaroğlu'nun 15 Eylül tarihinde soru önergesini tekrarlaması ve önceki önergesine cevap verilmemesinin "özel bir nedeni olup olmadığını" sorması üzerine Başbakan adına yazılı cevap geldi. Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın 25 Eylül tarihinde TBMM'ye gönderdiği cevapta, öncelikle MİT'in varlığı ve önemi üzerinde duruldu.

'Bazı sorunları aktarıyoruz'

Özkan tarafından verilen cevapta, MİT'in bir kamu kuruluşu olduğu hatırlatılarak şu görüşler ifade edildi: "Millî İstihbarat Teşkilatı'nın devletimizin diğer kuruluşları gibi basın organları ile koordine ve yakın temas içinde olma ihtiyacı vardır. Bu çerçevede ve yasanın elverdiği ölçüde teşkilatın görevlilerince, basın mensuplarıyla bazı görüşmeler yapılmakta, bilgi talepleri karşılanmaya çalışılmakta ve bazı sorunlar kendilerine aktarılmaktadır."

Açıklamada, yapılan bu görüşmelerin "herhangi bir gizli yanı bulunmadığı" belirtilerek "görüşülen basın mensuplarının da ajan veya MİT mensubu olarak anılması da mümkün görülmemektedir" denildi. Özkan'ın açıklamasında, soru önergesinde yeralan "Gazeteci kimliğiyle çalışan MİT'çiler ya da MİT kimliği ile çalışan gazeteciler kimlerdir?" sorusuna cevap verilmezken, "MİT'in bütün vatandaşların yardım ve desteğine ihtiyaç duymasının normal olduğu" vurgulandı.