Koçsa

Mustafa Koç, Sakıp Sabancı'nın geçtiğimiz günlerde Koç ve Doğuş gruplarına yaptığı birleşme çağrısına da sıcak baktıklarını açıkladı. Koç Topluluğu'nun uzun süre önce birleşme önerisini gündeme getirdiğini hatırlatan Koç, "Artılarımızı bir araya getirmek zorundayız" diye konuştu. Koç, şunları söyledi:

"Fevkalade önemli bir öneri. Sadece turizm değil başka sektörlerde de birleşmelerin, işbirliğinin olabileceğini düşünüyorum. Zaten bu konuda ilk açıklamayı uzun süre önce Rahmi Koç yapmıştı. Türkiye'deki şirketlerin dünyada rekabet edebilmesi için artılarını biraraya getirmesi gerekiyor. Biz fizibl olduğu sürece her türlü konuda işbirliği yapmaya hazırız. Doğuş da aynı görüşü paylaşıyor. Ancak henüz somut bir proje yok."

Gazete ve tv haberlerinde son günlerde sık geçer oldu Koç ile Sabancı'nın birleşme konusu. Bu fikir ilk kez ortaya atıldığında, benim aklıma "Canbaz" gelmişti. Emine Işınsu'nun 1980'de yazdığı ve iki yıl sonra yayımlanan romanı. O kitapta Akif Koçsa isimli bir büyük zengin vardır. Büyük yaşar, büyük düşünür, büyük işler çevirir ve Ekim 79'da öldürülür Koçsa.

Tetiği çeken Ali, "Koçsalar'ın da öldürülebileceğini isbat etmek istedim" der.

Garip değil mi, birkaç yıl önce Özdemir Sabancı, çok iyi korunan ve ülkenin en modern binası olduğu bilinen gökdeleninde öldürüldü. Asıl hedefin Sakıp Sabancı olduğu söylenmişti. Üç tetikçiden sadece biri (Fehriye Erdal) hayatta bugün ve o da yurt dışında tutuklu. Diğerleri öldürüldü.

Koç ile Sabancı, birleşme gerçekleşmeden önce, sözünü ettiğim Emine Işınsu'nun Canbaz'ını dikkatle okumalı.

Aranan vasıflar

Hüsrev Paşa sinirli ve hırçın tabiatlı biriymiş. Sık sık çevresindeki, emri altındaki kişileri azarlar, kırarmış. Yine öfkeli bir anında uşağını ağır bir şekilde azarlamış, hakarette bulunmuş. Uşak "Artık bu kadarı fazla!" diyerek alıp başını gitmiş. Bunu duyan uşak simsarları hemen Hüsrev Paşa'nın konağına damlamışlar. Hüsrev Paşa, aradığı uşakta bulunmasını istediği nitelikleri sıralamaya başlamış: "Benim huyumu biliyorsunuz, buna göre bir uşak bulacaksınız. Bulacağınız uşak öyle zır cahil olmasın. Az çok okuma yazma bilsin, biraz mürekkep yalamışlığı olsun."
- Dikkat ederiz paşam.
- Bulacağınız uşak hoşsohbet, nüktedan biri olsun. Biraz halden, dilden anlasın. Yorgun ve sıkıntılı zamanlarımda beni eğlendirsin.
- Başüstüne paşam...
- Biraz hesap kitaptan da anlasın.
- Peki paşam.
- Biraz musıkîden de anlasın. Malum, müzik ruhun gıdasıdır derler.
- Emredersiniz paşam.
Bu konuşma sırasında orada bulunan devrin tanınmış şairi İzzet Molla söze karışmış:
- Paşam, sizin aradığınız gibi birini haşmetli padişahımız da arıyormuş.
- Ya öyle mi, ne yapacakmış acaba?
- Şayet böyle birini bulabilirse sadrazam yapacakmış.

Sonuç itibariyle

Son dönemin en çok konuşulan konularından biri 5+5. Hemen ardından 312 geliyor ki ondan daha önemli. Ve tabiî, bildiğiniz gibi bir de 69 meselesi var.
Milletin kafası karışmasın ve sırf hizmet olsun maksadıyla 5+5'i, 312'yi ve 69'u bir araya getirip topladık.
Sonuç itibariyle 391 olduğunu gördük.
İsterseniz siz de deneyin.

Hedef Cannes

"Deri verilmez, alınır" veciz sözünü ilke edinerek işe başlayan THK, bu bayram yaklaşık 6 trilyon liralık deri toplamayı başarmış.
Bir brifing vererek bu durumu değerlendiren Kargamız, bazı etkili yetkilelere Cannes yolunun açıldığı tespitinde bulundu.
Ne demek istedi ki?

TOPRAK

Bir gün ikimiz de toprak olacağız. Belki de sen killi, ben humuslu.

Atatürk posteri

Geçen gün yayınladığı bir haberi, dün "düzeltti" Hürriyet.
Düzeltme şöyleydi: "FP'nin önceki günkü Diyarbakır kongresiyle ilgili olarak dün yayınlanan "Asıl Kimlik Dindir" başlıklı haberde, kongre salonuna Atatürk posteri asılmasına karşın, teknik bir hatayla haberde asılmadığı bilgisi yer almıştır. Düzeltir, özür dileriz."
Bayılırım böyle teknik hatalara.
Beni yanlış anladın ya, ben ona yanıyorum.

312

Dokuz günlük Kurban Bayramı tatiline herkesle beraber 312 de çıkmıştı. Tatile giderken ya da dönüş yolunda hayatını kaybeden 200'e yakın vatandaşımız gibi, onun da bir kazaya kurban gidebileceğini ummuştuk, olmadı. Hiç değilse yaralanır diye bekleyenler de boş yere beklediklerini farketti.

---

---

« Geri Dön