Fallarını açarak, balansı bozuk ve frensiz konuşmalarla bakalım tansiyonu daha ne kadar yükseltecekler. Bakalım, şampiyon olmak isteyenlerin, küme düşmek istemeyenlerle girdiği "düzeysiz yarış"ta kimin dediği olacak. Bu çok önemli. "Ben demiştim" demeyi seven, ama falı çıkmadığında kıvırmaya başlayan gazeteci-yorumcu müsveddeleri ile, kullanıldığının hala farkında olmayanlar, bakalım kime karşı zafer kazanacaklar. Öfke mi afbuyrun... İyi oynayanla, kötü oynayanı ayırdedemeyenlere kızıyorum.

Dileğim o ki, iyi oynayan şampiyon olsun. Ama bu saatten sonra iyi oynamadığı halde kazanan takımın hakkını yemek gafletine de düşmeyeceğiz. Sonuçta iyi de, kötü de oynasa tepedeki üç takımdan biri şampiyon olacak. "Bu akşam Fenerbahçe Göztepe'yi yener mi" diye soruyorum, kesin cevap alamıyorum. Çünkü Fenerbahçe'nin son Gençlerbirliği maçı geliyor aklıma.. Peki, Beşiktaş Malatya deplasmanından 3 puan çıkarabilir mi? Onun cevabı da askıda. Çünkü kupa maçını 1-0, ya da 2-1'le filan kaybetse, eyvallah. Ama hiç yoktu ki, Beşiktaş. Ve Galatasaraylılar tek korktukları maçın Samsun deplasmanı olduğunu söylüyorlar. Galiba biraz haksızlık ediyorlar. Trabzon'u Trabzon'da deviren Galatasaray Samsun'u yenemez mi? Yenemeyecekse şampiyonlukla ne işi olur. Galatasaraylılar kuşkularını itiraf etse zaten herşey kökünden hallolur. Bu sorunun net cevabı da pazar akşamı yanıt bulur.

Özetle sancılar artıyor. Bu hafta ve takibeden haftalar bir çok sürprize gebedir. Önemli olan, amaçlarını bağıra bağıra söyleyenlerin, sözlerini yerine getirmeleridir.

Bakalım, Süper lig değirmeni hangi takımları öğütecek.. Bakalım, hangi takım taraftarını güldürecek.

SALİH SEZER

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu