ÖMER ÇAKKAL
Ali Özgentürk bir önceki filmi Balalayka'da (2000) olduğu gibi aşk meselesinin etrafında gezinmeyi sürdürüyor. Balalayka'da Rusya'dan Türkiye'ye gelen hayat kadınlarına âşık olan iki kardeşin 'umutsuz vaka'larına yoğunlaşan yönetmen, bu kez izleyiciyi, bir kadına âşık olan üç erkeğin 1950'lerde başlayıp 1984'te ikinci kez kesişen ve sırrı ancak günümüzde çözülebilen öykülerine tanıklık etmeye çağırıyor. Film, Türk sinemasında bir ilk olarak ünlü romancı Agatha Christie ve korku filmlerinin kült yönetmeni Alfred Hitchcock'un Pera Palas'ta yaşadıkları kurgusal aşk üzerine kurulu kısa bir animasyonla start alıyor. Bir cinayete şahit olan ve biricik aşkı Agatha ortadan kaybolan Hitchcock, otelin ünlü misafirlerinin kapısını çalıp cinayetin sırrını araştırırken Kalbin Zamanı başlıyor. 20 yıl önce çözemeyerek kapattığı bir cinayet dosyasının sırrının peşinde olan emekli başkomiser Fikri'nin ağzından geri dönüşlerle ilerleyen filmde, Pera Palas'ın sahibi Akfar, asansör görevlisi Cemil ve müşterilerinden Demir, hepsi de ardarda aynı kadına âşık olur ve çeşitli nedenler farklı aralıklarla kadınla birlikte olurlar. Üç aşkın ortasındaki Belkıs, Demir'den haber alamayınca Akfar'a, o da çekip gidince Cemil'e yakınlaşır ve onunla evlenir. Aradan çok zaman geçer ve sadakate dayanan yuva 1984'te, önce Akfar'ın geri dönüşü, ardından Demir'in çıkıp gelişi ile iki büyük sarsıntı geçirir. Takip eden günlerde Akfar, odasında ölü bulunur.

50'lerin ruhunu yansıtıyor

Kalbin Zamanı izleyiciyi 1950'lerin sonlarına, Menderes hükümetinin son demlerinin yaşandığı, Amerikan kökenli müziklerin dinlendiği, kapıların tümüyle Batı'ya açıldığı, hayatın danslı partiler kıvamında sürdüğü Beyoğlu'nun merkezine götürüyor. Gerek filmde kullanılan kostümler ve mekanlar, gerekse karakterler arasındaki ilişkiler dönemin ruhunu yansıtıyor. Küçük birkaç sahne dışında filmin neredeyse tümüyle iç mekanlarda geçmesi bu başarıyı olağan kılıyor. 1984 yılının anlatıldığı bir sahnede Hülya Avşar'la Halil Ergün'ün önünden geçen İETT'ye ait 1997 model yeşil otobüs, 'küçük' bir çekim hatası olarak gözlerden kaçmadı.

Oyunculuklar şaşırtıcı düzeyde iyi

Gerek baş karakterlerin 1950'li yıllardaki kişiliklerine hayat veren genç oyuncular, gerekse 1980'deki yaşamlarını canlandıran ustalar, hemen hepsi Kalbin Zamanı'nda iyi oyunculuk sergiliyor. Zeki Alasya'nın emekli başkomiser rolünde karşımıza çıkarılması projenin tek yanlış tercihi. Kalbin Zamanı'nı, ne doyasıya sevip bağrınıza basabilirsiniz, ne de ona kötü diyebilirsiniz. Bu filmi beğenmeyen izleyici en fazla dudak bükebilir.

KALBİN ZAMANI

Senaryo: Ali Özgentürk, Onur Ünlü
Görüntü: Ertunç Şenkay
Tür: Romantik-polisiye
Yönetmen: Ali Özgentürk
Oyuncular: Halil Ergün, Hülya Avşar, Birol Ünel, Oktay Kaynarca