YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Alev Erkilet Başer'in örnek duruşu

Geçen Pazar, Zaman gazetesinde, Kırıkkale Öğretim Üyesi Alev Erkilet Başer ile yapılmış röportajda Başer'in hukuk tarafından mağdur edildiğini fakat kendisini mağdur olarak görmediğini söylediği satırları özellikle daha bir heyecan duyarak okudum. Başer'in duruşundan bütün başörtülülerin kendileri için güven dozu almaları gerektiğini düşünüyorum. Neden 'hukuk'un gayri adil kararına rağmen Başer kendini mağdur hissetmediğini söylüyor? Çünkü mücadele etmekte ve haklılığını ispatlamakta kararlı. Çünkü şimdiye kadar arkasında başarılı bir hayat çizgisinin desteği var. Bu mücadele azmi, varolmaktan vazgeçmemenin birinci şartı. Başer biliyor ki, kendisini üniversiteye sokmamaya kararlı zihniyet, dünyaya bakışını ve duruşunu değiştiremez. İster üniversite içinde ister dışında olsun yıllarını vererek edindiği entelektüel birikim oluşmaya ve akmaya devam edecektir. Önemli olan hukukun mağduriyetinden ontolojik mağduriyetin kucağına düşmekten kurtulmaktır. Yani varolmaktan vazgeçmemek. Bu noktada Başer'in kararlı duruşunun şu an evlerinde kendilerini başörtüsü mağduru olarak gören yüzlerce genç kıza ve kadına örnek olmasını temenni ediyorum.

Okullarından atılmış öğretmenler! Sizin öğretmenliğinizi kimse elinizden alamaz. Okulun kapıları size kapatılmış olsa bile siz "öğretmen olmaktan" vazgeçmediğiniz sürece kimse sizin öğretmenliğinizi engelleyemez.

Kamusal alandan dışlanan pekçok başörtülü kadın bir iki mücadeleden sonra umutsuzluğa kapılarak evine dönüyor ve evinin dört duvarı arasında, kendini mağduriyet psikolojisine teslim etmiş olmanın bunalımlarını yaşıyor.

Dışarıdan bakıldığında başörtülülerin birbirlerinden haberdar, yoğun bir iletişim içinde oldukları zannedilir. Oysa okullarına alınmayan öğrencilerin pek- çoğu "başörtülülerin kısa tarihini" bilmekten ve bunu merak etmekten çok uzaklar. Dindar insan mümin kardeşinin hikayesini kendi hikayesi gibi yaşayan insandır. Özellikle başörtülü genç kızlar ve hanımlar var olmak için "başörtülülerin kısa tarihini" bu kısa tarih içindeki başarı hikayelerini bilinçlerinde taşımak zorundalar. Çünkü şu an başörtülülerin en fazla ihtiyaç duydukları şey kamusal alan tecrübesi. Her fert kendi hikayesinin başladığı noktadan daha öncesini öğrenmediği sürece başörtülülerin kamusal alan tecrübesi daima eksik kalacak.

Bu yazıyı okuduktan sonra bir başlangıç yapın. Üniversitenin önce minareyi çalıp sonra ona en uygun kılıfı dikmek üzere gösterdiği "çabayı" anlamak üzere Başer'in yayınlanmış doktora tezini okuyun. Şu an üniversite kapılarında bekleyen başörtülü öğrenciler! Kim olduğunuzu keşfetmek üzere lütfen sizden öncekilerin hikayelerine yakın durun.(1)

(1) Alev Erkilet Başer, Ortadoğu'da Modernleşme ve İslami Hareketler, Yöneliş Yay. İst. 1999


13 EKİM 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...