Çirkin görüntüler

Geçen hafta Trabzonspor-Beşiktaş maçı sırasında ve maç sonrası spora ve -hiçbir şeye- yakışmayacak olaylar yaşandı.

Ellerde palalar, yaralayıcı, kesici; yokedici aletler!...

Ne oluyoruz, savaşa mı gidiyoruz?..

Bir -sözde- Beşiktaş taraftarı eline aldığı palayı sallıyor da sallıyor...

Yahu kardeşim, amacın ne? Ne yapmak istiyorsun? Sen taraftar mısın yoksa elin kanalı bir katil mi?

Senin Beşiktaş'a değil, kendine bile hayrın dokunmaz...

Bu olayı kesinlikle Beşiktaş'ın ezici çoğunluğunu teşkil eden dürüst taraftarına maledemeyiz. Ancak, bizim için çok değerli Beşiktaş taraftarlarları da bu tip insanları aralarında barındırmasınlar. Çünkü bir çürük elma, koca bir sepeti de kirletebiliyor.

Üstelik; Olayların dışında olan Trabzonspor taraftarları da işin içine çekilmek isteniyor. Olayların büyümesinde Trabzon emniyetinin biraz pasif kaldığını gözledik. Adam elinde kesici aletini sallıyor, oraya buraya tehditler savuruyor, polis seyrediyor.

Trabzonspor, taraftarıyla ve de takımıyla bütünleşti, 1970-80'li yıllardaki "fırtına" geri döndü.

Buradan Bordo-Mavili taraftarlara ve aslında tüm takımların taraftarlarına sesleniyorum: Sakın ola ki, tahriklere kapılmayınız ve de içinizde birtakım yanlış kişiler varsa, onları hızla bu camianın dışına atınız.

Takımı desteklemek adına vurmak-kırmak ve içindeki pislikleri dökmek fair-play ruhuna hiç yakışmaz.