YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Kültür

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama


Türküler hepimizin

Aynı topraklar üzerinde asırlarca birarada yaşayan insanların aynı türküleri söylemesinden daha doğal ne olabilir ki! 'Sarı Gelin'in kime ait olduğu tartışmaları genişleyerek diğer türkülere yayılıyor.

Asırlarca aynı topraklar üzerinde yaşayan, birlikte ağlayıp birlikte gülen, birbirinden kız alıp veren ve ağıtları gibi türküleri de birbirine karışan Türkiye insanı, son bir yıldır türküleri paylaşamıyor. "Sarı Gelin" türküsünün Ermeniler'e mi, Azeriler'e mi yoksa Türkler'e mi ait olduğu tartışmasıyla başlayan paylaşım kaygısı, diğer türkülerin de izinin sürülmesiyle devam ediyor. Türküleri ilk kimin söylediği tartışması, türkülerle birlikte aynı duygunun da paylaşıldığı gerçeğinin ıskalanmasına neden oluyor.

Türküleri topluyorlar

Yeniden alevlenen tartışmalarda, isim hakkı belirtilmeksizin Kürtçe'den Türkçe'ye çevrilen sayısız türkü ve şarkı olduğu belirtiliyor. Bu konuda kapsamlı bir çalışma içine giren Mezopotamya Kültür Merkezi, bugüne kadar en fazla "Güneydoğu yöresinden" veya "anonim" türden kimlikler yakıştırılan fakat orijinali Kürtçe olan şarkı ve türküleri tespit edebilmek için bir çalışma başlattı. MKM, Kürtçe'den Türkçe'ye çevrilen türkülerin orijinallerini "Şahiya Stranan" (Şarkıların coşkusu) ismiyle bir kasette toplarken, ikinci kaset hazırlıklarına da başladı. Kasette Türkçe söylenişleriyle ünlenen fakat orijinali Kürtçe olduğu öne sürülen 16 türkü bulunuyor.

İsim belirtilerek çevrilsin

Mezopotamya Kültür Merkezi Basın Sözcüsü Hatice Çoban, yaptıkları çalışmayla türkülerin yeniden öze dönüşlerini sağladıklarını söyledi. Türkülerin Kürtçe'den Türkçe'ye çevrilmesinin kültürel kaynaşmanın ve kardeşliğin bir sonucu olduğunu anlatan Çoban, ancak bunun mutlaka isim belirtilerek yapılması gerektiğini kaydetti. "En fazla Kürt kökenli veya Kürt kültürü alan sanatçılar şarkıları çeviriyor" diyen Çabon, bunların başında ise İbrahim Tatlıses, Burhan Çaçan, Belkıs Akkale, Yavuz Bingöl ve Mahsun Kırmızıgül'ün geldiğini sözlerine ekledi.

'Lorke', 'Cane cane' ve diğerleri

MKM Basın Sözcüsü Hatice Çoban'a göre Kürtçe türkülerin Türkçe uyarlamalarının aslıyla artık bir ilgisi yok. Örneğin "Lorke" önce "Diyarbakır güzel bağlar" şeklinde ünlenmiş yıllar sonra ise Aylin Livaneli tarafından İngilizce-pop olarak yorumlanmış, aslından epey uzaklaştırılmıştı. Çoban, "Türkünün nakarat kısmı çevrilemediğinden olsa gerek", orijinal şekliyle "Lorke" olarak ünlendi" diyor. Çoban'a göre benzer bir dönüşümü de "Cane cane" yaşadı. MKM Korosu sanatçılarından Farqin'e göre ise Kürtçe orijinalinden Türkçe'ye çevrilen türküler, bugün "var" olan pekçok şarkıcının ünlü olma sürecinde önemli katkılar sağlamış. İbo'nun çıkış türküsü olan "Ayağında kundura" ve "Beyaz gül, kırmızı gül" ve "Kara üzüm habbesi" bunlardan birkaçı.

Kürtçe’den Türkçe’ye türküler
1. Hele yar, zalim yar Ez kevokim
2. Cane cane Cane cane
3. Diyarbakır güzel bağlar(Lorke) Lorke lorke
4. Ağlama yar ağlama Seyran mangi
5. Çay içinde adalar Nure
6. Kara üzüm habbesi Rindike
7. Ağrı dağından uçtum  Xımxıme
8. Uzun uzun kamışlar Zerya min
9. Karanfil deste gider Ninno
10. Nazey nazey Naze
11. Le hanım  Le xanım
12. Cumbullu Yara mın
13. Dağlar duman oldu Deresore
14. Yaylanın soğuk suyu Ax wey lo

Mucip DENİZ


Kağıda basmak için tıklayın.

Ölüm-dirim halleri
"Ölüm" konusunda akademik bir çalışma hazırlayan Yrd.Doç.Dr. Faruk Karaca'nın Beyan Yayınları'ndan çıkan "Ölüm Psikolojisi" adlı kitabında, Türk toplumunda fertlerin ölüm algısı, ölüm karşısındaki tepkileri, ölüme yaklaşımlarına ilişkin ilginç tespitler yeralıyor.
Heykellerde buluşuruz
Yaşadıkları büyük aşk öyküsü günümüze kadar ulaşan Ferhat ile Şirin, Amasya Valiliği'nce yaptırılacak heykelle birbirine kavuşacak. Amasya Valiliği, çeşitli işletmelerin kullanım alanında bulunması nedeniyle tahrip edilen, efsaneye göre Ferhat'ın sevgilisi Şirin'e kavuşmak için dağları delerek açtığı söylenen su kanallarının koruma altına alınması için Kültür Bakanlığı'na rapor gönderdi. Amasya Kültür Varlıklarını Koruma Vakfı Başkanı Vali Hüseyin Poroy "Ferhat ile Şirin Amasya'nın adeta simgesidir. Kanalları onarıma alacağız ve ikisinin heykellerini dikeceğiz. Heykellerin maketini hazırlattık" dedi. Efsaneye göre, Selçuklular döneminde Amasya Valisi'nin kızı Şirin'e âşık olan Ferhat, Vali'den kızını istedi. Vali, 18 kilometre uzaklıkta bulunan suyu kente ulaştıracak kanalı açması halinde, kızını vereceğini bildirdi. Ferhat, Şahinkaya yöresinden başlayıp, Kibrithane'ye kadar dağları delip, tüneller açarak, 39 günde suyu kente getirmeyi başardı. Ancak, Ferhat suyu kente getirmesine rağmen yine de 'Şirin'ine kavuşamadı.


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...