T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

İ Z L E N İ M

Sağda birlikteliği hoş karşılarız

DYP İl Başkanı Erol Doğan politik sıkıntıların olmasını normal karşılarken, "Ülke perişan durumda. Her vatanperver gibi biz de bunun sıkıntısını yaşıyoruz" diyor.

Ülke genelinde bir tedirginlik var.. Ekonomik istikrarsızlık siyaset camiasını da sarsmış hiç şüphesiz.. Siyaset pazarının dışında kalanlar, bıkkınlıklarını her vesileyle dile getiriyorlar tamam da, siyaset çayırında peşrev çekenlere ne oluyor?..

Bir başka ifadeyle, siyasetçiler de kendi kendilerini beğenmez olmuşlar.. Hatta parti içi mücadelede bile bir istikrarsızlık ve bir bitkinlik sezinleniyor. Buna kuşku da denilebilir. Zira tüm partililer lider sultasından az cefa çekmediler geçmiş zaman içinde, az oy kaybetmediler genel başkanlarının hatalı tesbitleri yüzünden. Bu kriz bütün partilerde yaşandı ama, DYP bu acı reçeteyi en fazla tadan siyasi kuruluş, onun mensupları da en fazla darbe yiyen kişiler olarak kaldı belleklerimizde. Yozgat'a tepeden geldi milletvekili adayı.. Sayın Çiller ön seçim falan dinlemedi.. Bu nedenle yanık Yozgatlı DYP'liler.

İl Başkanı Erol Doğan babacan bir insan.. Tam bir boz toprak çocuğu. Politikayı iyice öğrenmiş. DYP Yozgat'ta yara almış.. Taşradan gelen aday, seçimlerde DYP'nin kazançlı çıkmasına neden olmuş. Tam biz bu konuları tartışıyorduk ki Mustafa Odabaşı müdahale etmez mi?.. Meğer baltayı taşa vurmuşum, taşradan gelen aday yanıbaşımızdaymış!.. Hayda.. Ayıkla pirincin taşını. Bir de uyanık geçinirim; oysa anlamalıydım başkanın çekimser tavırlarından ve manidar konuşmalarından.. Durum böyle olunca konuyu biraz genele yayıyoruz; memleketin ekonomik durumunu soruyorum, çıkış yolları üzerinde müzakere açıyoruz ve başkan genel bir değerlendirme yapıyor: "Yozgat bu iktidardan umduğunu bulamadı maalesef!.. Özellikle MHP bütün Yozgatlıları hayal kırıklığına uğrattı!.. Belki iktisadi yönden affedilebilir ama, manevi ve milli değerler açısından içimize düşen kurdu söküp atacak durumda değiliz.. Büyük hayal kırıklığına uğradık tek kelime ile! Ancak, ilk seçimde halk bunların dersini verecek ve defterlerini dürecektir. Biz geçen seçimlerde 22 bin oy almıştık (milletvekili seçimlerinde) şimdi bir seçim olsa (Allah nasip ederse) en az 70 bin oy alırız."

Başkana, sağ partilerde bir ittifak hareketi olursa nasıl karşılarsınız, örneğin ANAP'tan Lütfullah Kayalar genel başkanlığı kazanırsa bir DYP-ANAP işbirliği olur mu? diye sorduğumuzda şu cevabı veriyor: "Bizim ANAP'la pek fazla bir ayrıcalığımız olamaz, ancak bu birliktelik Mesut Yılmaz'la olmaz, daha doğrusu Mesut Bey'le hiçbir şey olmaz. Bu nedenle Sayın Kayalar kazanırsa tabii ki sağda birlik gündeme gelebilir."

Başkan ve beraberindekilerle Yozgat siyasetini masaya yatırıyoruz ve aldığım sonuç; yıllardır MHP'den başkan seçilen Yozgat Belediye Başkanı'nın durumu bile sarsılmış, ANAP, Lütfullah Kayalar olmasa esamesi okunmayacak konuma gelmiş.. FP ise, yeni oluşumla gündemdeki yerini nasıl alacağı konusunda mütereddit bir tavır sergiliyor. Sizin anlayacağınız Yozgat'ta siyaset Yozgat'ın sanayisi gibi karma karışık; bu şehrimiz yalnız ekonomide değil, siyasette de çok şey kaybetmiş. Haydi Allah'tan hayırlısı.

 

DEĞİRMENCİLİK PİYASASI YASTA
Tahul, un, değirmen denilince akla hemen Konya Ovası gelir ama, Polatlı da bu konudaki iddialı kentlerimizden birisidir. Polatlı da 4 amca çocuğunun bir araya gelip işlettikleri Kırtızlar Un Fabrikası vardır ki çevrede bâyâ ün salmıştır. Hele krizden önceki faaliyeti o kadar ileri noktalara varmıştı ki, üretiminin büyük bir bölümünü ihraç edecek kadar dış piyasa edinmiş ve ciddi manada ülkemize döviz girdisi sağlamaktaydı.. Ee, tam 20 yıllık fabrikaya doğrusu bu yakışırdı. Fabrikanın ortaklarından Birol, Oğuz, Niyazi ve Ünsal Kırgız işlerinin aşığı ve kazanmayı olduğu kadar, çalışmayı da ibadet sayacak bir görüş çizgisine sahip insanlar olduklarını Polatlılıların ifadelerinden anlıyoruz. Fabrikada satış müdürü olarak çalışan Levent Metin sorularımızı cevaplandırırken önemli konulara temas ediyor: "Türkiye'de genel bir sıkıntı var, ancak tahıl ve özellikle de un piyasasında muazzam bir tedirginlik gözleniyor.. Bir tarafta çiftçi memnun değil, diğer tarafta un değirmenleri.. Bu anlaşılamazlık tabii ki yönetimin bu işi bilerek müdahale etmemesinden kaynaklanıyor. Ülkemizde buğday dünya piyasalarından daha pahalı, çiftçi ise dünya çiftçilerinden daha fazla madur. Görülüyor ki bir anlaşılamazlık var. Daha da ileriye gidersek, Türk lirasının dolar karşısındaki değeri tüm çalışmalarımızı etkiliyor ve bir bakıma emeklerimizi heç ediyor. Türkiye 10 yıldır krizdeydi şimdi tamamen çöküntüye girdi. Bakalım alınan ekonomik kararlar bize huzur getirecek mi, bakalım emeğimizin karşılığını alacak noktaya gelebilecek miyiz? Bekleyeceğiz ve göreceğiz, zaten de başka çaremiz yok."

29 Haziran 2001
Cuma
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED