Beşiktaş'ın dün akşam İspanya'da oynadığı futbol, aklın ve ayakların ortak ürünüydü.

Belli ki Beşiktaş maç öncesinde beden eğitimi kadar beyin eğitimine de önem vermiş. Doğrusunu isterseniz bize göre de en iyisini yapmış. Çünkü Siyah-beyazlıların sadece dün akşam değil, sezon başından beri çektiği en büyük sıkıntı ayaklarından değil, aklının eksikliğinden geliyordu.

Alaves'i pek gözümüzde büyütmeyelim. İspanya Ligi'nde en çok gol yiyen takım ünvanını elinde bulunduran Alavesliler, Beşiktaş'ın şansı yaver gitseydi herhalde bir gol yeme rekoru daha kırarlardı.

İşin başında ayaklar ve akılllar iyi çalıştı dedik. Öyle ise açıklama getirelim. Beşiktaş Alaves karşısındaki düzeninde öncelikle korkuya yer vermemişti. Rakibine yenilmemeyi belki de işin başında kafasına koyan Siyah-beyazlılar, bu duygunun güvencesinde ayaklarına iyi hükmettiler. Sırası gelmişken şunu da söyleyelim. Beşiktaş mükemmel bir futbol oynamadı. Ancak sahanın neresinde ne gerektiriyorsa onu yaptı.

Kaleci Cordoba artık kalesinde güven verir hale geldi. Ali Eren mükemmel, Zago, Ronaldo, Tayfur ve Sergen hatasız oynadı. Alaves'le deplasmanda berabere kalma başarısı her ne kadar Beşiktaş'ın için iyi olsa da, Türk futbolu açısından hepimizin yüzünü güldürdü.

Beşiktaş galibiyeti son saniyede kaçırmayı belkide düşünmüyordu. Demek ki, akıl işi ayak işi ile birleşince İspanya'da puan almakta mümkün olabiliyormuş. O halde bu beceriyi, Beşiktaş, Beşiktaş olup daha yukarılara çekmelidir. İlk 20 dakika, son 15 dakika toplam 35 dakikayı oyunun içinden sıyırıp alırsak, kalan dakikalarda Beşiktaş rakibine nazaran üstün oynadı. O saymadığımız 35 dakika ise ev sahibi Alaves'e verdiğimiz avans sayılsın.

TURGUT KOLOĞLUGİL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu