Güney ve Kuzey Kore savaş gemilerinin önceki gün Pasifik Okyanusu'nda çatışması ikiz iki ülkeyi sıcak savaşın eşiğine getirdi. Kuzey Kore, Güney Kore'yi deniz savaşı düzenlemeyle suçladı ve iki ülke devriye botları arasında çıkan çatışmayla ilgili olarak Seul'ün özür talebini reddetti. Kuzey Kore Donanma Komutanlığı Sözcüsü, Sarı Deniz'de meydana gelen ve her iki taraftan denizcilerin öldüğü çatışmayı Güney Kore ordusunun "tehlikeli" bir teşebbüsü olarak değerlendirdi.

Sözcü, "Güney Kore askeri yetkilileri tarafından yapılan bu ciddi askeri provokasyon, Dünya Kupası maçlarının devam ettiği bir sırada şok edici bir olay gerçekleştirerek suçu Kuzey Kore'ye atmak üzere planlanmıştır" dedi. Olayın iki taraf arasındaki uzlaşma ve birleşme çalışmalarını ortadan kaldırmak gayesiyle yapıldığını söyleyen Kuzey Koreli Sözcü, "Çatışma, Güney Kore askeri yetkilkilerinin birleşme karşıtı ve hain hareketlerinden biridir" dedi.

Güney Kore ve Kuzey Kore devriye botları arasında cumartesi günü çıkan çatışmada 30 Kuzey Koreli denizcinin öldüğü ya da yaralandığı kaydedildi. Kuzey Kore de Sarı Deniz'deki olayda kayıp verdiğini kabul etti fakat ayrıntıya girmedi. Güney Kore ise çatışmada 4 denizcisinin öldüğünü, birinin kayıp olduğunu, 19 kişinin de yaralandığını kaydetti.

K. Kore'den, BM önerisine red

Güney ve Kuzey Kore savaş gemileri arasında karşılıklı ateş açılmasının ardından ortaya çıkan gerilimin azaltılması için BM Mütareke Komisyonu'nun yaptığı tarafların görüşmesi önerisi Kuzey Kore yönetimi tarafından reddedildi. Kuzey Kore'nin açıklamasında, görüşmelere başlanması için iki ülke arasındaki deniz sınır çizgisinin kaldırılması gerektiği belirtildi. Kuzey Kore anakarasıyla Güney Kore'ye ait 5 ada arasında, BM tarafından oluşturulan sınır çizgisinin güneyinde bulunan sular, iki ülke arasında tartışma konusu oluşturuyor. Kuzey Kore, bu deniz sınır çizgisine itiraz ediyor.

ABD Kuzey Kore'yi suçladı

ABD yönetimi, Sarı Deniz'de iki ülke donanması arasında meydana gelen çatışmadan Kuzey Kore'yi sorumlu tuttu. ABD Kuzey Kore'nin kışkırtıcı eylemler düzenlediğini ileri sürerek Pyonyang yönetimini kınadı. ABD, müttefiki Güney Kore'yi her türlü saldırıya karşı koruyacağını vurguladı. Rusya ve Çin olaydan duydukları kaygıyı dile getirerek her iki ülkeyi de Kore yarımadasındaki istikrarı korumaya çağırdılar. Japonya ise olayın duyulmasının ardından hava savunmasını güçlendirecek tedbirler aldı.

Biri komünist diğeri kapitalist ikizler

2. Dünya savaşı sonrası komünist Kuzey ve kapitalist Güney olarak ikiye bölünen Kore yarımadası teknik olarak hâlâ savaş halinde. 1950'de Kuzey Kore birliklerinin Güney'e girmesiyle başlayan savaş 1953'te imzalanan ateşkesle bitti. Ancak barış anlaşması imzalanmadı. Soğuk savaşın yarımadaya armağanı dünyanın en fazla diken üstündeki sınırlarından biri oldu. Karada binlerce askerle denetlenen sınır, denizde belirsiz olduğu için sorun çıkıyor. Soğuk savaşın kalıntısını kazımak için "Günışığı siyaseti"ni uygulamaya koyan Güney Kore Devlet Başkanı Kim Dae-Jung, ekonomik zorluk içindeki Kuzey'e gıda yardımı yaptı, savaşın ayırdığı aileleri birleştirerek yakınlaşmayı sağlamaya çalıştı. Bu çabaları 2000'de ona Nobel Barış Ödülü'nü getirdi. Kim, 13 Haziran 2000'de Pyongyang'a giderek 1945'ten beri sınırı geçen ilk Güneyli lider oldu. Ancak Güney Kore'de 37 bin askeri olan ABD'nin son dönemde kitle imha silahları geliştirmekle suçladığı Kuzey'i 'şer mihveri'nin parçası ilan etmesi barışa darbe vuruyor.