AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Tarihe bakmak/ Tarihi görmek

Geçtiğimiz hafta CNN soru cevap programının konuğu İsmet Özel'di. Şimdiye kadar CNN ya da Milliyet gazetesinde görmeye pek alışkın olmadığımız İsmet Özel "gidişiyle" birlikte "görülmesi gerekenler" kategorisinde değerlendirilmeye başlandı. Bu yazının konusu "gidenler" ve "gitmeyenlerin" karşı taraftan nasıl görüldüğünü analiz etmeye yönelik olmadığı için gitmek ve görülmek; kalmak ve kapatılmak arasındaki ilişkilere geçmiyorum.

Programda İsmet Özel Türkiye'nin daha iyi bir duruma gelmesi için Türkler'in yaptığı işi en iyi şekilde yapmaları gerektiği üzerinde durdu. "En iyi derken kaçakçılığın en iyi şekilde yapılmasını kastetmiyorum. Ki kaçakçılık yapılıyorsa bunun bile kaliteli şekilde yapılması bizim lehimizedir. Eğitimde bir kalitesizlik var. Cumhuriyetin ilk on yılında eğitimin kalitesini yükseltmek konusunda çok gayretli davranılmıştır. Orhan Veli'nin Fransızcası lise Fransızcası'dır. Kolej Fransızcası değil dikkatinizi çekerim. Orhan Veli lise Fransızcası'yla şiirler tercüme etmiştir. Toparlanmalıyız! Çünkü dağıtıldık. Eğitimimiz kaliteli olmak zorunda!"

İsmet Özel kaliteli eğitim konusunda cumhuriyetin ilk on yılını övgüye değer buluyor. Halbuki cumhuriyetin ilk on yılına gölgesi düşen kaliteli eğitimin başlangıç noktası. II. Abdülhamit Dönemi Eğitim Sistemi'nin meyveleridir.

"Annem Belkıs" adlı çalışmada Dar-ül Fünün'un ilk mezunlarından olan, aynı zamanda Harvard'ın Sosyal bilimlerine kayıt hakkı kazanan ilk bayan öğrenci olma unvanlarını taşıyan Gündüz Vassaf'ın annesi Belkıs Halim, hayatı boyunca pekçok okula gittiği halde Çapa Öğretmen Okulu'nda öğrendikleri bilgileri hayatı boyunca kullandığından bahseder. Belkız Halim Çapa Kız Öğretmen Okulu'nda okurken cumhuriyet henüz ilan edilmemişti.

Eğitim tarihimize bakıldığında, okullar üç yıldan beş yıla, beş yıldan sekiz yıla çıkmış; öğrenilen bilgiler de bir artış yerine, azalmanın olduğu, bir erozyon sürecinin başladığı görülür. Çünkü eğitimin süresini arttırma, gençleri hayata hazırlamaktan ziyade hayata karışmalarını erteleme sürecine hizmet eden bir yapı ortaya çıkarmıştır.

Dikkatimi çeken ikinci husus yine CNN'de Tayfun Ertanhan'ın Söz Sizde programında tarih eğitiminin tartışılması oldu. Programa Prof. Dr. Büşra Ersanlı (Marmara Üniversitesi), Yrd. Doç. Dr. Ahmet Kuyaş (Galatasaray Üniversitesi), Yrd. Doç. Dr. Yücel Kabapınar (Dokuz Eylül Üniversitesi), Hayrettin Kaya (Notre Dame De Sion Lisesi Tarih Öğretmeni), Mutlu Öztürk (Saint Benoit Lisesi Tarih Öğretmeni) katıldı.

Konuşmacılar Türkiye'de akademik tarihin ulaşmış olduğu bilgilerin okul ders kitaplarıyla bağdaşmayan bilgiler olduğu üzerinde durdular. Bilgi bakımından tahribata uğramış olan tarih kitapları, aynı zamanda görsel çağ ile bağdaşmayacak tasarımlara sahipler.

Programda TÜSİAD'ın hazırlamış olduğu tarih kitabı sitayişkar ifadeler eşliğinde değerlendirildi. Bu kadar övgüye değer bulunan bir tarih kitabının sivil toplum örgütü tarafından hazırlatılmış olmasına sevinmemiz mi yoksa üzülmemiz mi gerektiğine kitabı henüz görmediğim için karar veremedim.

Tarihe doğru bakabilen, gördüğünü sağlam bir analize tâbi tutan bireylere ihtiyacımız var. Bütün bu tartışmalar, açılması beklenen Sosyal Bilimler Lisesi'ni doğrudan ilgilendiren tartışmalar. Sosyal Bilimler Projesi takip edebildiğim kadarıyla ölü doğacak bir proje gibi görünüyor. Bu proje üzerinde daha çok çalışılarak hayata geçirilmesine Türkiye'nin çok ihtiyacı var. Ölü doğmuş proje ekonomik kaybın yanısıra, telafisi asla mümkün olmayacak zaman kaybını da beraberinde getireceği için bu konuda çok endişeliyim.

Önemli not: Tayfun Ertanhan, Türkiye fotoğrafını yakalamaya müsait koordinatları verecek konuklar seçmeli. Tarih tartışması programında konuklara hiç itirazım yok. Konularına vakıf, son derece bilgili kişiler. Ama beş konuklu programın üç konuğunun Fransızca eğitim veren lise ve üniversiteden seçilmiş olması analiz etmek istediğimiz alanı daraltan, tek tip yaklaşımları besleyen bir tavır gibi görünüyor. "Öteki Türkiye"nin tarih ders kitaplarına bakışını neden merak etmiyorlar acaba?


5 Eylül 2003
Cuma
 
FATMA K. BARBAROSOĞLU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED