T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R
Üç hayat, tek akibet

Şehir Tiyatroları'nca sahneye taşınan ölüm ve ötesinin tartışıldığı yeni oyun"Tahteravallide Üç Kişi", Şubat sonuna kadar Harbiye Cep Tiyatrosu' nda izlenebilir.

  • HALE KAPLAN ÖZ
    İstanbul Şehir Tiyatroları'nda sahnelenen Luigi Lunari'nin yazdığı Hande Aygen'nin Türkçe'ye uyarladığı "Tahterevallide Üç Kişi", Ergün Işıldar'ın yönetmenliğinde perdeye aktarılıyor. İki saat süreli iki perdelik oyunda dört kişi rol alıyor. Tüccarı Yavuz Şeker, yüzbaşıyı İskender Bağcılar, profesörü İlhan Kilimci, temizlikçi kadını ise Süeda Çil'in canlandırdığı oyunda, karakterlerin yaşadıkları anda anlamadıkları trajedileri mizahi bir dille anlatılıyor. Yavuz Şeker'in canlandırdığı karakterdeki korkaklık, tahammülsüzlük oyunda izleyicinin en çok reaksyon verdiği unsurları oluşturuyor.

    Üç ayrı hayatın akıbeti

    Üç ayrı kişinin, ayrı randevuları aynı adreste ve tek sonda birleşir. Tüccar bir hanımla buluşmak için küçük bir otele, profesör kitabının taslaklarını almak için yayınevine, yüzbaşı ise diş macunu ambalajlarının geri dönüşüm projesini konuşmak üzere bir arkadaşının şirketine gelir. Adreslerin farklı olmasına karşın buluşma noktaları aynı yerdir.

    Kısa bir süre sonra dışarıda tatbikat başlar ve o odada hapsolurlar. Her biri sadece kendi girdiği kapıdan çıkabilmekte, üstelik her biri çıktığında dışarıda farklı bir havayla karşılaşmaktadır. Ayrıca buzdolabını açan ne arzu ediyorsa onu bulabilmektedir, çıkışı olmayan bu yerde, birileri onlarla oyun oynuyor gibidir. Bu tuhaf durumlar ilginç bir gecenin habercisidir. Bütün gece boyunca yaşadıkları garipliklerin cevabını ararlar.

    Nihai sorguya çeyrek kala

    Korkularının ortak noktasında, böylesi garipliklerin günlük yaşamda gerçekleşemeyecek olmasından kaynaklanan ölüm korkusu yeralır. Kaldıkları yerin berzah olduğundan şüphelenir ve zaten ölü olduklarını, nihai yargılanmayı beklediklerini düşünürler. Bu bekleme sürecinde beklenti, psikoloji ve düşünüş biçimine göre farklı tepkiler alırlar.

    Yüzbaşı durumu gizemli bulmaz duyarsız bir yaklaşım sergilerken, tüccar korkulu ve endişelidir. Profesör ise olup biteni felsefi mantığıyla, doğal olgular olarak açıklamaya çalışır, ona göre herşeyin bir açıklaması vardır.Yaşama dair hiçbir belirtinin olmadığı bu odaya aniden gelen temizlikçi kadının muğlak ifadeleri şüpheyi daha da arttırır, zira onun sorgu meleği olduğu düşüncesine kapılırlar.

    Sabah olduğunda herşeyin normale döndüğünü sanarak, veda edip ayrılırlar, bu ayrılık yeni bir birleşmeye gebedir.

    Önlenemez varoluş çabası

    Yaşam, ölüm, kader, özgür irade, alın yazısı, yaratıcının varlığı ve ateizm merkezli oyun, yoğun mavi dekoruyda sonsuzluğu duyumsatıyor. Hayatta varolma çabaları, pişmanlıklarla dolu olan hayatlarında yer edinme istekleri seyircide sonradan düşünmeye yönelik soru işaretleri bırakıyor. Oyun içinde gerilim ustalıkla kullanılıyor.

    Luigi Lunari'nin ortaya koyduğu karakterlerin kontrastlığı, oyunun ana temasındaki gerçekliği ortaya çıkarıyor. Sade bir dekor, makyaj ve kostümle sunulan Tahterevallide Üç Kişi, olaylar değil diyaloglar bütünü.

    Tiyatronun en önemli işlevlerinden olan şaşırtma, bu oyunda sıkça rastlanan bir anlatım biçimi. Oyuncular ses ve tavırlarını en etkin şekilde kullanarak sahne aksiyonu sağlıyor, iyi bir oyunculukla zevkli bir seyir sunuyorlar. Hayat zaten bir yığın karmaşadan ibaret değil mi? Bu oyun da öyle işte.
    Bilgi için tel:0 212 240 77 20

  •  
    'Siyasete daha çok bulaşın!'
    Doç. Dr. Davut Dursun ve Beta Yayınları'ndan çıkan "Siyaset Bilimi" adını taşıyan son kitabında gençlerin siyasetle daha fazla ilgili olmalarını istiyor.
    Bestekâr Baki Duyarlar vefat etti
    TRT eski sanatçısı, bestekâr Baki Duyarlar, geçirdiği kalp krizi sonucunda öldü. Geçen yıl TRT'den emekli olan Duyarlar (67), önceki gece Kurtuluş'daki evinde kalp krizi geçirerek hayatını yitirdi. "Seni ben ellerin olsun diye mi sevdim" ve "Çok geceler bekledim" gibi 500'ün üzerinde bestesi bulunan Duyarlar, Türk Sanat Müziği'ne çok sayıda sanatçı kazandırdı. Evli ve 2 çocuk babası olan Duyarlar'ın cenazesi, TRT İstanbul Radyosu önünde dün yapılan tören ve Şişli Camii'nde ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından Feriköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
    Mehmet Akif Araştırmaları
    İstiklâl şairimiz Mehmet Akif Ersoy üzerine yapılan çalışmalara bir yenisi daha eklendi. M.Ertuğrul Düzdağ'ın kaleme aldığı "Mehmet Akif Hakkında Araştırmalar" adlı kitaplar, M.Ü. İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları arasından çıktı. Çalışma, bu toprakların yetiştirdiği büyük mütefekkir, şair, yazar Mehmet Akif Ersoy'a dair yeni bilgiler ihtiva ediyor. Şimdilik iki kitap halinde yayınlanan eserin devamının ciltler halinde yayınlanacağı kitabın sunuş yazısında belirtiliyor. İstiklal şairinin hayatı, eserleri, fikirleri, şahsiyeti, zamanı ve çevresi hakkında birçok yazı ve araştırma bulunduran eserde, Ersoy hakkında en çok merak edilen, konuşulan bazı meseleler analiz edilerek, gerçekler ortaya konuluyor. Bilgi tel: 0 216 342 47 87
    26 Şubat 2003
    Çarşamba
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED