Ekonomik krizin etkisinin giderek artması sonucunda çarşı-pazarlarda kapkaç olayları, evlere yönelik hırsızlık olaylarından esnaf da nasibini aldı. Hırsızlar, son zamanlarda özellikle internet kafelere ya da bilgisayarı olan dükkanlara dadanmış durumda.

Televizyonların ana haber bültenlerine de yansıdığı gibi, Kadıköy Fenerbahçe'de hırsızlık olaylarındaki artış yüzünden semt sakinleri birlikte hareket ederek, hırsızlara karşı mücadele etmeye başladılar. Gün geçmiyor ki İstanbul'un bir köşesinde bir hırsızlık olayı yaşanmasın. İnsanlar çaresiz, tedirgin...

Anlatacağım olay, bu tedirginliği anlatan güzel bir örnek. 500 Evler'de bir internet kafenin 11 bilgisayarı, hiçbir iz bırakılmadan ustaca çalınmış. Kafe sahipleri, binlerce dolar zarara uğramış. Leasing yoluyla yeni bilgisayarlar alınmış. Dükkanı korumak için de alarmlar takılmış, kepenk ve kapı üzerindeki kilit düzeneklerinin sayısı artırılmış, daha büyük kilitler kullanılmış, kafenin etrafı spot ışıklarla aydınlatılmış. Ancak bir süre sonra aynı dükkan, yine soyulmak istenmiş. Kepenk üzerindeki bütün kilitleri kıran hırsız veya hırsızlar, tam kapıya ulaşmışken, bir komşunun olayı fark etmesi üzerine kaçmış. Üst katta oturan komşu görmese, belki de ikinci kez soyulacaktı aynı internet kafe.

Peki kime güvenecek bu insanlar, evlerinde nasıl rahat uyuyacaklar? Yetersiz denetime mi isyan etsinler, yoksa toplumu ekonomik zorluklar yüzünden suça teşvik eden hükümetlere mi? Şu an tek beklentileri var o da polisin gece devriyelerini biraz artırması. Güvenlik güçlerine kucak açan kesim olan esnafın, böyle bir talepte bulunmaya hakkı vardır sanıyorum. Herkesin gücü, çok pahalı kilit sistemlerini, alarm sistemlerini, kamera sistemlerini kurmaya yetmiyor.

YILMAZ YILDIZ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu