AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Hazır mıyız?

Sahnedeki sanatçı seyircilere döner ve kışkırtıcı bir ses tonuyla bağırır:

-Hazır mıyız?...

Seyirciler coşku ile hep bir ağızdan:

-Hazırız!...., derler.

Bazı sanatçılar coşkuyu daha yukarılara çekmek için bu soruyu iki üç kez tekrar eder; sonra "Başlıyooor...." diye gösterinin başlayacağını dile getirir.

Işıklar yanar (veya söner), perde açılır, gösteri başlar.

Futbol da böyle sanki, bir gösteri sanatı gibi. Onun da özel mekânı var (stadyum), tribünleri, locaları, başlama vuruşu var.

Gece maçlarının ışıkları var. Büyüleyici bir atmosfer sağlanmaya çalışılıyor, seyirci bir süre gerçeklerinden çıksın, başka bir dünyaya gitmiş gibi olsun.

Bazıları buna "stres atma" diyorlar ya; artık orası meşkuk. Stres atılıyor mu, artıyor mu tartışılır.

Süper ligin başlamasına az kaldı. Takımlar transferleri bitirmeye, ilk onbirlerini kurmaya, hocalar talebelerini tanımaya, yeni oyuncular takıma alışmaya çalışıyor; bu arada hazırlık maçları oynanıyor.

Başta dört büyükler olmak üzere önümüzdeki sezona kim daha iyi durumda, hazır olarak girecek?

Şimdiden otoritelere soruluyor, "Bu yıl ipi kim göğüsleyecek?" Tahminler yapılıyor, yorumlar peşpeşe sıralanıyor. Biz her ne kadar "dışarıdan gazel atan" biri olsak da, elimiz armut toplamıyor.

Biz de bir tahminde bulunmak, fikrimizi söylemek durumundayız.

Söyleyelim öyleyse:

Lige en çok hazır görünen takım Beşiktaş'tır.

Geçen yıl ne Galatasaray bir takım kurabildi, ne de Fenerbahçe.

Trabzon (Samet Aybaba ile) kendini gençleştirdi, yeniledi, ancak eksiklerini tamamlayamadı. Samet Aybaba "Bir kaç iyi adam alırsak bu takım çok iş yapar" diye beyanatlar verdi.

Bekledik, bekledik, o "birkaç iyi adam" konusunda kulübün hakiki bir hamle yapamadığına şahit olduk. Samet şimdi "Elimizdekiler ile yetineceğiz" diye kırılgan bir üslup kullanıyor. Galatasaray, hazırlık maçlarının 20-22-24 futbolcu ile oynuyor. Terim'in bu kadar futbolcu denemesi garipseniyor. Galatasaray'ın artık "yaşlı" bir kadrosu olduğu söyleniyor. Evet, elde genç elemanlar çokca var (Hatta bunlara son olarak yirmi yaşında bir Rumen eklendi), ama bu yaşlı-genç karması ortaya nasıl bir tablo çıkaracak, henüz meçhul. Terim'in geçen yıl fiyasko ile neticelenen "transfer atakları" düşünülürse Galatasaray'ın lige yine "hazır olmadan" başlayacağı, kervanı yolda düzeceği anlaşılıyor.

Fenerbahçe çoktandır alıştığımız "transfer bombaları" siyasetini terketti.

Hoojdonk hariç. A. Aachen karşısındaki futbolu göz doldurmadı. Açıkcası Fener de hazır değil. Ama Fener belki de bu sezon için en büyük atağı takımın başına Daum'u getirerek gösterdi. Daum'un bir takım kuracağına herkes inanıyor.

Bu manzaraya bakınca "Hazır mıyız?" sorusu havada kalıyor sanki.

Varsın kalsın.

Seyirci-taraftar, yine bayrağını kapacak, yine formasını giyecek, yine "Beraber yürüdük biz bu yollarda" diyerek stadyuma koşacak.


22 Temmuz 2003
Salı
 
MUSTAFA KUTLU


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED