T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Ecevit'in masalları veya siyasetin sonu..

Fukayama, demokrasi ile serbest piyasa ekonomisinin birleşerek "Tarihin Sonu"nu getirdiği kehanetinde bulunmuştu..

Her ne kadar "küllü müneccim ül kezzab" ise, yani bütün müneccimler yalancı olsa da, onlara özenmemek mümkün değil..

Ben de kehanette bulunmaya karar verdim.

Bülent Ecevit, Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli'nin birlikteliği, "Türkiye'de Siyasetin Sonu"nu getirmiştir..

Sizler de görmüyor musunuz?

Siyasetin var olduğu herhangi bir dünya ülkesinde, "her alanda" bu kadar başarısız olan bir iktidar, bir dakika bile koltukta kalamaz..

Yani "demokrasi"ye falan gerek yok.. "Siyaset"in var olması, bunların hemen iktidardan uzaklaştırılması için, yeterlidir..

Ekonomi mi?

Toplumun morali mi?

Kokuşmuşluk meselesi mi?

Dış politika mı?

Hangi alanda, bunların hangi başarısından söz edilebilir?..

Şu dış politikaya bakın..

Ecevit'in sürekli seslendirdiği iki konu vardı 11 Eylül sonrasında..

1-Türkiye Afganistan'a model olacak.

2-Amerika Irak'a müdahale ederse, bu hem Türkiye'yi, hem Ortadoğu'yu perişan eder..

Bir de, İsrail-Filistin krizinin, uzlaşma ile çözümlenmesi gerektiğini, hep söylüyordu Ecevit..

Bu üç konu da, fiyasko ile sonuçlanmadı mı?

Afganistan, Türkiye'yi model olarak istemiyor.. Hatta, Afganistan'ın yeni yönetimi, Almanya'yı, Türkiye'ye tercih ettiğini açıklıyor..

"Ecevit Modeli"nin Afganistan'daki tek dostu, Dostum!..

ABD'nin Irak'a müdahalesi konusu ise, Ecevit'in çizgisinde gelişmiyor.. Ecevit, sürekli Amerika'ya uyarlanmaya çalışan kırık bir çizgide, ça-ça yapıyor..

"Sayın Şaron" ve "Sayın Arafat" arasında uzlaştırıcı rol oynamaya çalışan Ecevit, burada da Amerika'yı etkileyemedi..

Amerika, şimdi Arafat'ı yok saymak ve onu terörist ilan etmek noktasında..

Ama bütün bunları, kamuoyunun tartışması mümkün değil..

Ecevit özel televizyonlarda bile, yüzünde esenliğe çıkmış bir ifade ile, Beyaz Saray'da nasıl "aile olarak" ağırlandığını anlatıp duruyor..

Bir Allah'ın kulu da, "Sayın Başbakan, siz masal anlatıyorsunuz" diyemiyor..

Ayrıca kimse, bu 3'lü koalisyona, "Sizler bizi batırdınız.. İnsanları yoksullaştırdınız" da diyemiyor..

Çünkü "Türkiye'de siyasetin sonu" geldi..

Herkes "Ya bundan da kötüsü olursa" diye, "Bırak öyle kalsın.. Aman dalgalandırma" demekte..

Ne hukuka, ne adalete güven kaldı.. Savunması alınmayan milletvekilleri azlediliyor, partiler kapatılıyor..

Aynı suçu işleyenler (mesela boşaltılan bankaların sahipleri) bazan içeri atılıyor, bazan hiçbir şey olmuyor..

"Demokratikleşiyoruz" denilerek, eleştiriye müeyyide getiren ceza yasaları hazırlanıyor..

Ecevit Amerika'ya "Bizden mal alın.. Askeri borçlarımızı silin" diyor..

Arkasından Amerika'dan helikopter, savaş gemisi alımı haberleri geliyor.. Askeri borçlar silinmek yerine, artırılıyor..

Bahçeli'nin vizyonuna mı, Mesut Yılmaz'ın erdemli kişiliğine mi, yoksa Ecevit'in dinamizmine mi dayanıyor bu iktidar?..

Hayır..

Sadece "Türkiye'de siyasetin sonu" geldi.

ŞAKA

Hoca'dan vecizeler!..

Nasreddin Hoca, Amerikan Başkanı'na gitmiş..
-Eski borçlarımızı siler misiniz, demiş..
Amerikan Başkanı sormuş..
-Peki yeni borçlarınızı ne yapacaksınız?
Hoca gülmüş,
-Onları da eskiteceğiz, demiş..
Hocaya sormuşlar,
-Demokrasi nedir, hukuk nedir?
Hoca cevap vermiş,
-Devlet çalgı, siz çengi.. Ayak uydurmaya bakın!..

GERÇEKLER ORTADA

ABD-İsrail stratejik ittifakı..

İsrail hükümetinin dün yaptığı açıklamaya göre, 7 Şubat'ta Washington'a gidecek olan Başbakan Ariel Şaron, "Terörizmle savaş" ve "İsrail-Filistin anlaşmazlığı" konularında, "Amerika ile İsrail'in stratejik işbirliği"ni konuşacak..

Unutmayın ki bu, Şaron'un mart ayından bu yana Washington'a 4'üncü ziyareti..

Şimdi, bizim televizyonlarda Ecevit'i ağırlayıp, onun anlattıklarını ağzı açık dinleyen sunuculara, sormak gerekiyor.

Daha kaç programda, Ecevit'in "Bizi Beyaz Saray'da ailece ağırladılar" masalını dinleyeceksiniz?

Adeta Amerika'nın Türkiye'nin yörüngesine girdiğini ifade eden cümleleri ve "stratejik ittifak"ın içeriğini, Ecevit'e, "İsrail-Amerikan Stratejik İttifakı"nı örnek göstererek sorgulamayacak mısınız?

Türkiye bu kadar önemsiz bir ülke mi? Türk kamuoyu, uyutulması çok kolay bir çocuklar topluluğu mu?

Gerçekten Ecevit, sizleri etkiliyor mu?

Dükkanınız olsa, yönetimini O'na verir misiniz?


27 Ocak 2002
Pazar
 
MEHMET BARLAS


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED