T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

P O L İ T İ K A

'IMF'ye direnemedi 312'de aslan kesildi

AK Parti TBMM Grup Başkanı Bülent Arınç, IMF karşısında direnemeyen MHP'nin 312. madde konusunda aslan kesildiğini belirterek, "MHP, devletçi ve statükocu bir partidir. Maalesef faşist dönemlerin izlerini taşımaktadır" dedi. Partisinin Bursa il teşkilatını ziyaret eden Arınç, 312. ve 159. maddenin bu haliyle yasalaşması durumunda Türkiye'nin cezaevi ve suskun insanlar ülkesi olacağını söyledi. Arınç, "312. ve 159. maddenin bu haline göre, yalnız öksürmek suç olmaktan çıkacak. 'Türk, öğün, çalış, güven' veya 'Allah Ecevit'i başımızdan eksik etmesin' sözlerine serbestlik var. Bunun dışında her şey keyfi yorumlarla suç haline getirilebilecek. 'Sağlık Bakanlığı'nda yolsuzluk var' dediğimiz zaman, Bakanlar Kurulu'nu tahkir ve tezyif ettin denebilecek" diye konuştu. Tasarıdaki düzenlemeler konusunda direnen partinin MHP olduğuna dikkati çeken Arınç, şöyle konuştu: "IMF karşısında direnemeyen ve milletin feryatlarını duymazdan gelen MHP, 312. madde konusunda aslan kesiliyor. MHP, devletçi ve statükocu bir partidir. Maalesef faşist dönemlerin izlerini üzerinde taşımaktadır. Tayyip Erdoğan bu maddeden istifade eder ve serbest şekilde Anadolu'ya çıkar diye endişeleri var. Öyle güzel bir 312. madde getirin ki, parantez içinde 'Bundan Tayyip Erdoğan istifade edemez' yazmanıza bile razıyız. MHP'yi ikaz etmek istiyorum; Bu AB'ye girmek istemiyoruz demenin açıkçasıdır. Bunu mertçe söylesinler."

'Hükümeti eleştirdim, hangi maddeye girer'

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Ali Şahin, hükümetin TBMM'yi adeta "yaz-boz tahtası"na çevirdiğini belirterek, "Bunları söylerken, sözlerimin 312. mi yoksa 159. maddesine mi girdiğini bilmediğim için endişeliyim" dedi. Partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nda Türkiye'deki siyasi gelişmeleri değerlendiren Şahin, uyum yasa tasarısının, daha "komisyon" safhasında koalisyon ortaklarını birbirine düşürdüğüne dikkat çekerek, bu karmaşayı, "hükümetin ne yaptığını bilmemesi" şeklinde değerlendirdi. Yazdıkları kitaplarla duruşma salonları önünde bekleyen yazarları örnek gösteren Şahin, "Bu paket bu şekilde geçerse bundan en büyük zararı basın mensupları, yazar ve çizerler görecek. Türkiye ölü Menderes'lere, Nazım'lara, Necip Fazıl'lara hayat vermeye çalışırken, hayattaki Menderes, Nazım ve Necip Fazıl'ları susturma, yok etme çelişkisinden kendini kurtarmalıdır" diye konuştu. 'İhtimallerin' bile suç sayıldığını, oysa direksiyon başındaki her şoförün kaza yapma bulunduğunu hatırlatan Sahin, "Koalisyon liderlerini, özellikle de Devlet Bahçeli'yi arkadaşları eksik bilgilendiriyor. Bahçeli, muhalif görüşleri savunan hukukçular tarafından da bilgilendirilirse bir orta yol bulunabilir. Mantıklı bir şekilde ortaya konduğunda Sayın Bahçeli'nin bu önerileri reddetmesi mümkün değil" diye konuştu.



27 Ocak 2002
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED