|
|
Amerikan-İngiliz güçleri Irak'ta katliamlara imza atıyor. Nasıriye, Umm Kasr ve Necef'te binlerce kişinin kıyımdan geçtiği ifade edildi. Reuters'ın Bosnalı muhabiri Damir Şakolay, Amerikan güçlerinin sivil halka yönelik tahayyül edilemez bir katliama giriştiklerini belirtti. Şakolay, Amerikan güçlerinin kendilerinin Nasıriye'deki katliamlarla ilgili resim veya haber geçmelerini yasakladığını bildirdi. Enkaz altından çığlıklar yükseliyor Geçtikleri her haberin Amerikan askerlerinin denetiminden geçtiğini söyleyen Şakolay, Nasıriye sokaklarından Amerikan askerlerinin bombalar ile yıktığı evlerin görüntüsünü çekerken enkazların altında çocuk ve kadın seslerinin geldiğini ve kendisini bunları kurtarmak için yıkıntılara karşılaştığında Amerikan güçlerinin saldırısına uğradığını ve basın mensuplarının bulunduğu arabaya kendini zor attığını açıkladı. Enkazın altından yükselen onlarca kadın ve çocuk sesinin hala kulaklarında çınladığını belirten Şakolay, kan dondurucu Amerikan katliamlarına tanıklık ettiğini söyledi. Enkazdan kurtulan sivilleri öldürüyorlar Katliamların bir çoğunu kasetlere çektiğini belirten Şakolay, kasetlerin bazısına ABD güçlerinin el koyduğunu kaydetti. Bazı kasetleri saklamaya başardığını söyleyen Şakolay, yakında yayımlayacağı bu görüntülerin dünyayı ayağa kaldıracağını ifade etti. Şakolay gördüğü bir olayı şöyle anlattı: "Yine bir gün sokak aralarındaki enkazların arasında geziniyorduk, bir de ne görelim, Amerikan askerleri enkazların altında kurtulmayı başaran sivilleri öldürüyordu. Yıkıntılar arasından kafasına çıkaran 17 yaşındaki bir gencin Amerikan askerleri tarafından alnından vurulmasını unutamıyorum" dedi. "Öldürmeyin diye yalvarıyorlardı" Şakolay, Nasıriye'de bombardımanda yıkılmamış tüm evlerin Amerikan güçleri tarafından içinde insan olup olmadığına bakılmaksızın yerle bir edildiğini açıkladı. Evlerinden dışarıya çıkamayan kadın, çocuk ve sivil yüzlerce kişinin bu katliamlarda öldüğünü belirten Shakholay, katliamların bir an önce durdurulması dünya ülkelerine çağrıda bulundu. Şakolay bu katliamları ispatlamaya hazır olduğunu da bildirdi. Nasıriye'de bulunan kadın ve çocukların kendilerini öldürmemeleri için işgal güçleri askerlerinin ayaklarına kapanıp yalvardıklarını ancak gururlu askerlerin gözlerini kırmadan herkesi katlettiğini söyledi. Şakolay, Irak'a giren Amerikan güçlerini Lahey'de yargılanmaları gerektiğini belirtti. UMM KASR'DA TOPLU MEZARLAR Umm Kasr'da işgalin ilk gününde 200 Iraklı sivilin katledildiği ve toplu mezarlara gömüldüğü bildirildi. Umm Kasr'da olayları kendi gözleriyle gören şahitlerin ifadelerine dayandırılan haberde, bu toplu mezarlardan birinin içinde 7 sivilin gömüldüğü kaydedildi. Toplu katliamlara ve mezarlara şahit olan kent sakinleri, İngiliz birliklerinin sokak ve caddelerde yüzlerce sivili yaralı bir halde bıraktığını ve sivillere tıbbi her hangi bir yardımda bulunmadığı gibi, bu yaralılara yardım edenleri de engellediğini belirtildi. NECEF'TE 1000 SİVİLİ KATLETTİLER Irak'ı işgal eden Amerikan birlikleri Necef'te 72 saat içinde 1000 sivili katlettiler. Necef halkı sokaklardan ceset topluyor. Bir Amerikalı komutan, dün yaptığı açıklamada Amerikalı birliklerin son üç gün içinde Necef kentinde yaklaşık bin kişiyi öldürdüklerini kaydetti. Üçüncü Piyade Birliği komutanı General Buford Blount, Fransız Haber Ajansı AFP'ye verdiği demeçte, 650 sivilin Necef bölgesi denilen kesimde, 250 kişinin Fırat'ın doğu yakasında ve geri kalan 100 kişinin ise nehrin karşı yakasında öldürüldüğünü ifade etti. Irak'ta direniş de katliam da sürüyor Ümmül Kasr, İngilizlerin eline geçinceye kadar Iraklı asker ve sivillerin ellerinden gelen en iyi şekilde direndiği ve işgalci güçlere ağır kayıplar verdiği biliniyor. Kenti hala tam kontrol altına alamayan İngiliz birliklerine, Iraklı askerlerin karşılık verdiği ve kentin bazı yerlerinde Iraklı askerlerin direnişlerine hala devam ettiği gelen haberler arasında. Özellikle şehrin Güney kesimindeki direnişi kıramayan işgalci güçlerin kitle katliamlarına yöneldiğini bildiren AFP ajansı muhabiri, Iraklı komandoların çeşitli noklara dağıldıkları ve işgalcilere karşı direnmeye devam ettiklerini bildirdi. ABD kobra helikopterleri eşliğinde sokak çatışmalarına katılan işgalci askerlerin en büyük korkusunun, Iraklıların kentin değişik noktalarına ve gizli yerlerine yerleştirdikleri mayınlar olduğu belirtiliyor. "Çok inatçılar, durmadan saldırıyorlar" İşgalci güçlere ait Ücüncü Piyade Birliği'nin sözcüsü Altman tarafından yapılan açıklamaya göre, 200 Iraklının 'kimyasal silah fabrikası olduğundan şüphelenilen bir yerde öldürüldüğü, 300 tanesinin esir alındığı ve 100 kadarının ise kaçmayı başardığı ifade edildi. Sözcü, Saddam'a bağlı Fedayin'in ve Baas Partisi'ne mensup savaşçıların kendilerine daha çok Kalaşnikof silahlarla karşı koyduklarını, Amerikan Abrams tanklarına ve Bradley zırhlı araçlarına ise RPG cinsi tank savar ve el bombalarıyla saldırdıklarını kaydetti. Bir Pentagon yetkilisi, el bombalarından dolayı tank ve zırhlı araçlarının zarar gördüğünü; Amerikan 7. Zırhlı Alayı'nın bu tarz saldırılardan dolayı büyük kayıplar verdiğini doğruladı. Iraklılardan böyle bir direniş beklemediklerini kabul eden işgalci Üçüncü Piyade Birliği komutanı Gen. Blount, "Çok inatçılar. Amerikan güçlerine hiç durmadan saldırıyorlar" diyor. "10 yaşındaki bir çocuğu öldürdüm: Pişman değilim" İrlanda'da yayımlanan Evening Herald gazetesinde yer alan bir haber, işgalci ABD güçlerinin Irak'ta giriştiği operasyonda masum insanların nasıl katledildiğini, öldürülen bir çocuğunun hikayesi özelinde gözler önüne serdi. Gazetenin 8 Nisan 2003 tarihli nüshasında yer alan haberde, Kerbela'da öldürülen bir Iraklı paramiliter savaşçının cesedinin yanına giden çocuğun ABD'li er Nick Boggs tarafından nasıl vurulduğu anlatılıyor. Haberde Boggs'un, olaydan sonra pişmanlık belirtisi göstermediği belirtilirken çocuk katili askerin, "Ne yapmam gerektiyse onu yaptım" dediği kaydediliyor. Evening Herald gazetesinde yer alan haberde şöyle deniyor: "Nick Boggs, çocuğun Iraklı ölü paramilitere doğru eğildiğini görünce kararını verdi. Makineli tüfeğini ateşledi ve 10 yaşlarındaki çocuğu öldürdü. 21 yaşındaki Alaskalı asker Boggs, 18 ay önce orduya katıldığında günün birinde böylesi bir karar almak zorunda kalacağını tahmin ettiğini söyledi. Boggs, böyle bir şeyin olmamasını dilediğini söylüyor, ama Iraklı çocuğu öldüren ateşi açmış olmaktan da pişmanlık duymuyor. Boggs, sadece öldürdüğü kişinin bir çocuk olmamasını dilediğini belirtiyor. İslam-Online adlı haber sitesinde ise Amerikan 'Army Times' dergisine dayanarak verilen haberde, aynı askerin olaydan sonra öldürdüğü çocuğa yaklaşan bir başka çocuğu daha vurduğu bilgisi yer aldı. 'Ne yapmam gerektiyse onu yaptım' diyor asker. 'Bu konuda bir sorun da yaşamıyorum ama küçük bir çocuğa ateş eden her kim olursa olsun böyle şeyler hisseder.'
Amerikalı yetkililer, suçsuz sivillerin bazılarının topçu ateşi veya havan topları nedeniyle ölmüş olabileceğini söylediler. Ya da savaşın sisli ortamında karar verme yetileri zayıflayan askerlerin açtığı ateşler sonucu...
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |